![Assault [Noun] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_blue.svg){kind=logo}
![Assault [Noun] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_white.svg){kind=logo}
Popüler Sonuçlar
sonuçlar yükleniyor...
Arama Sonucu Bulunamadı.
Aradığınız kelime için bir içeriğimiz bulunmamaktadır. Lütfen Başka bir arama yaparak devam edin.
Assault ne demek?
Assault ne demek? Assault ne anlama gelir? Assault İngilizce örnek cümle. Assault eş anlamlıları.
assault
(v)
hücum etmek
tartaklamak, tecavüz etmekAssault (n) Collocations
assault ear
:
kulağını rahatsız etmek
assault woman
:
kadına saldırmak
assault allegedly
:
iddialara göre saldırmak
assault brutally
:
acımasızca saldırmak
assault indecently
:
ahlaksızca saldırmak
5 Örnek daha
assault physically
:
bedensel/fiziksel olarak saldırmak
assault seriously
:
şiddetli olarak saldırmak
assault sexually
:
cinsel olarak saldırmak
assault verbally
:
sözlü olarak saldırmak
assault violently
:
şiddetli olarak saldırmak
Daha az gör
assault
(n)
saldırı
hücumAssault (n) ingilizce örnek cümle
Russia's assault on Ukraine has forced more than 10 million people to abandon their homes.
Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısı 10 milyondan fazla insanı evlerini terk etmeye zorladı.
hamle
Assault (n) Collocations
assault may happen
:
saldırı olabilir
assault may occur
:
Saldırı meydana gelebilir
begin assault
:
saldırıya başlamak
commit assault
:
saldırı gerçekleştirmek
conduct assault
:
saldırı yürütmek/gerçekleştirmek
52 Örnek daha
face assault
:
saldırıyla karşı karşıya kalmak
launch assault
:
saldırı başlatmak
lead assault
:
saldırıya öncülük etmek
make assault
:
saldırı yapmak
mount assault
:
saldırı başlatmak
report assault
:
saldırıyı bildirmek/raporlamak
suffer assault
:
saldırıdan çekmek
survive assault
:
saldırıdan sağ kurtulmak
withstand assault
:
saldırıya karşı koymak
felonious assault
:
canice saldırı
aerial assault
:
hava saldırısı
airborne assault
:
hava saldırısı
alleged assault
:
iddia edilen saldırı
all-out assault
:
topyekün/tam saldırı
amphibious assault
:
karada ve denizde yaşayan saldırısı
armed assault
:
silahlı saldırı
attempted assault
:
teşebbüs edilen saldırı
brutal assault
:
şiddetli saldırı
common assault
:
yaygın saldırı
criminal assault
:
suçlu saldırısı
deadly assault
:
ölümcül saldırı
direct assault
:
doğrudan saldırı
indecent assault
:
açık saçık/uygunsuz saldırı
initial assault
:
ilk saldırı
legal assault
:
yasal saldırı
major assault
:
büyük saldırı
massive assault
:
büyük saldırı
military assault
:
askeri saldırı
physical assault
:
fiziksel saldırı
racial assault
:
ırksal saldırı
relentless assault
:
aralıksız saldırı
savage assault
:
şiddetli saldırı
serious assault
:
ciddi/ağır saldırı
sexual assault
:
cinsel saldırı
successful assault
:
başarılı saldırı
sustained assault
:
devamlı/aralıksız saldırı
verbal assault
:
sözlü saldırı
vicious assault
:
şiddetli/korkunç saldırı
violent assault
:
şiddetli saldırı
final assault
:
son saldırı
fresh assault
:
yeni saldırı
fierce assault
:
şiddetli saldırı
frontal assault
:
cephesel/cepheden saldırı
domestic assault
:
aile içi şiddet
ferocious assault
:
şiddetli saldırı
full-scale assault
:
büyük çaplı saldırı
aggravated assault
:
ağır saldırı
further assault
:
daha ileri saldırı
carry out assault
:
saldırı gerçekleştirmek
come under assault
:
saldırıya uğramak
launch into assault
:
saldırı/harekat yapmak/başlatmak
assault victim
:
saldırı kurbanı
Daha az gör
Assault (n) Preposition Kullanımları
under assault
:
saldırı altında
assault against
:
... karşı saldırı
assault on
:
... üzerine saldırı
assault upon
:
... üzerine saldırı
Yükleniyor...
