Autonomous [Adjective] İngilizce örnek cümle

Autonomous sesli dinle

autonomous (adj)

otonom, kendi kendini yönetebilen

Autonomous robots are created with deep learning capacities.

Otonom robotlar derin öğrenme kapasiteleriyle oluşturulur.

With this project, they are designing an autonomous vacuum cleaner robot.

Bu proje ile otonom elektrikli süpürge robotu tasarlıyorlar.

completely autonomous : tamamen özerk

largely autonomous : büyük ölçüde özerk

partially autonomous : kısmen özerk, otonom

relatively autonomous : nispeten özerk

entirely autonomous : tamamen özerk

essentially autonomous : gerçekte özerk

fairly autonomous : oldukça özerk

fully autonomous : tamamen özerk, otonom

autonomous existence : özerk varoluş

autonomous individual : özerk birey

autonomous province : özerk eyalet

autonomous region : özerk bölge

autonomous republic : özerk cumhuriyet

autonomous zone : özerk bölge

become autonomous : özerk haline gelmek

autonomous from : ...den özerk