Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Await ne demek?

Await ne demek? Await ne anlama gelir? Await İngilizce örnek cümle. Await eş anlamlıları.

    await (v)

    beklemek

    Await (v) ingilizce örnek cümle

    The prisoners have been taken to prison and now await trial.

    Mahkumlar hapse götürüldü ve şimdi duruşmayı bekliyorlar.

    Await (v) Collocations

    danger may await : tehlike bekleyebilir
    destiny may await : kader bekleyebilir
    fate may await : kader bekleyebilir
    future may await : gelecek bekleyebilir
    pitfall may await : tuzak bekleyebilir
    39 Örnek daha
    welcome may await : karşılama bekleyebilir
    await announcement : duyuru beklemek
    await answer : cevap beklemek
    await approval : onay beklemek
    await arrival : varış bekliyor
    await birth : doğmasını beklemek
    await chance : fırsat beklemek
    await clearance : resmi izni beklemek
    await collection : bir araya gelmeyi beklemek
    await confirmation : doğrulama beklemek
    await decision : kararı beklemek
    await delivery : teslimatı beklemek
    await deportation : sınır dışı etmeyi beklemek
    await discovery : keşfi beklemek
    await execution : idamı beklemek
    await extradition : suçluların iadesini beklemek
    await fate : kaderi beklemek
    await instruction : talimat beklemek
    await news : haber beklemek
    await order : sipariş beklemek
    await permission : izin beklemek
    await release : (yeni müzik vb)piyasaya çıkmasını beklemek
    await repatriation : ülkesine geri dönüş beklemek
    await reply : cevap beklemek
    await rescue : kurtarılmayı beklemek
    await resolution : çözüm beklemek
    await response : cevap beklemek
    await restoration : restorasyonu beklemek
    await result : sonuç beklemek
    await return : dönüş beklemek
    await sentence : cezayı beklemek
    await shipment : sevkiyatı beklemek
    await summons : çağrı beklemek
    await trial : duruşmayı beklemek
    await turn : dönüşü beklemek
    await verification : Doğrulama beklemek
    await anxiously : endişeyle beklemek
    await eagerly : hevesle beklemek
    await nervously : endişeyle beklemek
    Daha az gör