![Boost [Noun] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_blue.svg){kind=logo}
![Boost [Noun] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_white.svg){kind=logo}
Popüler Sonuçlar
sonuçlar yükleniyor...
Arama Sonucu Bulunamadı.
Aradığınız kelime için bir içeriğimiz bulunmamaktadır. Lütfen Başka bir arama yaparak devam edin.
Boost ne demek?
Boost ne demek? Boost ne anlama gelir? Boost İngilizce örnek cümle. Boost eş anlamlıları.
boost
(v)
artırmak
geliştirmek, desteklemek, canlandırmak, yükseltmekBoost (v) ingilizce örnek cümle
Acupuncture can be used to boost your immune system.
Akupunktur, bağışıklık sisteminizi güçlendirmek için kullanılabilir.
I boosted my profits significantly.
Kârlarımı önemli ölçüde artırdım.
Boost (n) Collocations
boost appeal
:
ilgi/dikkat çekmek
boost attendance
:
katılımı artırmak
boost budget
:
bütçeyi artırmak
boost career
:
kariyeri geliştirmek
boost chance
:
şansı arttırmak
64 Örnek daha
boost circulation
:
dolaşımını artırmak
boost confidence
:
güven artırmak
boost consumption
:
tüketimi artırmak
boost demand
:
talebi artırmak
boost dividend
:
kâr payını artırmak
boost earnings
:
kazancını arttırmak
boost economy
:
ekonomiyi geliştirmek
boost effectiveness
:
verimliliği artırmak
boost efficiency
:
verimliliği artırmak
boost ego
:
egoyu arttırmak
boost employment
:
istihdamı artırmak
boost energy
:
enerji artırmak
boost enrolment
:
kaydı artırmak
boost esteem
:
saygınlığı artırmak
boost export
:
ihracatı artırmak
boost finance
:
finanse etmek
boost fortune
:
serveti artırmak
boost fund
:
fonu artırmak
boost funding
:
finansmanı artırmak
boost growth
:
büyümeyi hızlandırmak
boost hope
:
umudu artırmak
boost image
:
resmi büyütmek
boost immunity
:
bağışıklığı artırmak
boost import
:
ithalatı artırmak
boost income
:
geliri artırmak
boost intake
:
alımı artırmak
boost investment
:
yatırımı artırmak
boost level
:
seviyeyi yükseltmek
boost mood
:
ruh halini iyileştirmek
boost morale
:
moral yükseltmek
boost pay
:
maaşını artırmak
boost pension
:
emeklilik maaşını yükseltmek
boost per cent
:
yüzdeyi artırmak
boost performance
:
performans artırmak
boost popularity
:
popülerliği artırmak
boost prestige
:
prestijini arttırmak
boost price
:
fiyatını artırmak
boost production
:
üretimi artırmak
boost productivity
:
verimliliği artırmak
boost profile
:
profili yükseltmek
boost profit
:
kârı artırmak
boost profitability
:
kârlılığı artırmak
boost prospect
:
beklentiyi artırmak
boost rating
:
dereceyi artırmak
boost return
:
dönüşü artırmak
boost revenue
:
geliri artırmak
boost salary
:
maaşı artırmak
boost sale
:
satışı artırmak
boost saving
:
tasarrufu artırmak
boost score
:
puanı yükseltmek
boost self-confidence
:
kendine güveni artırmak
boost signal
:
sinyali artırmak
boost spending
:
harcamayı artırmak
boost squad
:
takımı güçlendirmek
boost strength
:
gücü artırmak
boost takings
:
kazancı artırmak
boost tourism
:
turizmi artırmak
boost trade
:
ticareti artırmak
boost traffic
:
trafiği artırmak
boost turnout
:
katılımı artırmak
boost turnover
:
ciroyu artırmak
boost value
:
değeri artırmak
boost considerably
:
önemli ölçüde artırmak
boost substantially
:
önemli ölçüde yükseltmek
Daha az gör
Boost (n) Preposition Kullanımları
boost to
:
...-e artırmak
boost
(n)
teşvik
destek, yükselme, artışBoost (n) Collocations
get boost
:
destek almak
receive a boost
:
destek / teşvik almak
enormous boost
:
muazzam destek
Boost (n) Preposition Kullanımları
boost for
:
... için artırma
boost to
:
...ya destek/teşvik
boost in
:
...da destek / teşvik
Yükleniyor...
