Concentrate [Verb] İngilizce örnek cümle

Concentrate sesli dinle

concentrate (v)

konsantre olmak, yoğunlaşmak, dikkatini vermek

People began to concentrate more on achieving a healthy work-life balance.

İnsanlar sağlıklı bir iş-yaşam dengesi kurmaya daha fazla konsantre olmaya başladı.

We need to concentrate on coming up with a new plan.

Yeni bir plan bulmaya odaklanmamız gerekiyor.

concentrate effort : çabayı yoğunlaştırmak/ bir noktaya toplamak

concentrate entirely : tamamen konsantre olmak

concentrate exclusively : münhasıran konsantre olmak

concentrate mainly : ağırlıklı olarak konsantre olmak

concentrate particularly : özellikle odaklanmak

concentrate primarily : esas olarak odaklanmak

concentrate properly : doğru düzgün odaklanmak

concentrate solely : sadece konsantre olmak

concentrate on : …ya odaklanmak