Contradictory [Adjective] İngilizce örnek cümle

Contradictory sesli dinle

contradictory (adj)

tutarsız, mütenakız, tezatlı

The descriptions of the witnesses seem to be contradictory.

Tanıkların açıklamaları çelişkili görünüyor.

apparently contradictory : görünüşte çelişkili

completely contradictory : tamamen çelişkili

inherently contradictory : özü itibariyle çelişkili

internally contradictory : içsel olarak çelişkili

mutually contradictory : karşılıklı olarak çelişen

quite contradictory : oldukça çelişkili

rather contradictory : oldukça çelişkili

seemingly contradictory : görünüşte çelişkili

somewhat contradictory : kısmen çelişkili

contradictory belief : çelişkili inanç

contradictory demand : çelişkili/tutarsız talep

contradictory emotion : çelişkili duygu

contradictory idea : çelişkili düşünce

contradictory impulse : çelişkili dürtü

contradictory interest : çelişkili çıkar

contradictory message : çelişkili mesaj

contradictory nature : ters düşen doğa

contradictory result : çelişkili sonuç

contradictory signal : çelişen sinyal

contradictory tendency : çelişkili eğilim

appear contradictory : çelişkili görünmek

be contradictory : çelişkili olmak

seem contradictory : çelişkili gibi görünmek

sound contradictory : çelişkili gibi gelmek

contradictory decision : çelişkili karar