Contribution [Noun] İngilizce örnek cümle

Contribution sesli dinle

contribution (n)

yardım, bağış

The first day of May is recognized as a celebration of the workers' rights and their contributions to society in Turkey.

Mayıs ayının ilk günü, Türkiye'de işçi haklarının ve topluma katkılarının kutlanması olarak kabul edilmektedir.

Marie Curie is famous for her contribution to science.

Marie Curie bilime yaptığı katkılarla ünlüdür.

Judy Blume has won more than 90 awards for her contributions to literature.

Judy Blume, edebiyata katkılarından dolayı 90'dan fazla ödül kazanmıştır.

acknowledge contribution : katkıyı kabul etmek

appreciate contribution : katkıyı takdir etmek

make contribution : katkıda bulunmak

great contribution : büyük katkı

important contribution : önemli katkı

invaluable contribution : paha biçilemez katkı

major contribution : büyük katkı

meaningful contribution : anlamlı katkı

positive contribution : olumlu katkı

significant contribution : önemli katkı

unique contribution : benzersiz katkı

valuable contribution : değerli katkı

voluntary contribution : gönüllü katkı

enormous contribution : büyük katkı

generous contribution : cömert katkı

distinguished contribution : seçkin katkı

contribution to : …ya katkı

contribution towards : ...ya katkı