![Crisis [Noun] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_blue.svg){kind=logo}
![Crisis [Noun] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_white.svg){kind=logo}
Popüler Sonuçlar
sonuçlar yükleniyor...
Arama Sonucu Bulunamadı.
Aradığınız kelime için bir içeriğimiz bulunmamaktadır. Lütfen Başka bir arama yaparak devam edin.
Crisis ne demek?
Crisis ne demek? Crisis ne anlama gelir? Crisis İngilizce örnek cümle. Crisis eş anlamlıları.
crisis
(n)
bunalım
çöküntü, krizkriz
nöbetCrisis (n) Collocations
crisis may arise
:
kriz ortaya çıkabilir
crisis may deepen
:
kriz derinleşebilir
crisis may erupt
:
kriz patlayabilir
crisis may hit
:
kriz vurabilir
crisis may loom
:
kriz görünebilir/belirebilir
49 Örnek daha
crisis may occur
:
kriz olabilir
crisis may unfold
:
kriz ortaya çıkabilir
crisis may worsen
:
kriz kötüleştirebilir
address crisis
:
krizin üzerine eğilmek
aggravate crisis
:
krizi kötüleştirmek
alleviate crisis
:
krizi gidermek
avert crisis
:
krizden kaçmak
avoid crisis
:
krizden kaçınmak
cause crisis
:
krize sebep olmak
ease crisis
:
krizi hafifletmek
experience crisis
:
kriz yaşamak
face crisis
:
krizle karşı karşıya olmak
have crisis
:
kriz yapmak
overcome crisis
:
krizi aşmak
solve crisis
:
krizi çözmek
tackle crisis
:
krizle mücadele etmek
undergo crisis
:
kriz geçirmek
constitutional crisis
:
anayasal kriz
current crisis
:
mevcut kriz
global crisis
:
küresel kriz
growing crisis
:
büyüyen kriz
major crisis
:
büyük kriz
ongoing crisis
:
sürmekte olan kriz
political crisis
:
politik kriz
present crisis
:
mevcut kriz
serious crisis
:
ciddi kriz/bunalım
severe crisis
:
ciddi kriz
terrible crisis
:
dehşet verici/ korkunç kriz
economic crisis
:
ekonomik kriz
financial crisis
:
finansal kriz
environmental crisis
:
çevre krizi
midlife crisis
:
orta yaş krizi
humanitarian crisis
:
insani kriz
deal with crisis
:
krizle başa çıkmak
go through a crisis
:
bir krizden geçmek
lead to crisis
:
krize yol açmak
respond to crisis
:
krize cevap vermek
crisis level
:
kriz seviyesi
health crisis
:
sağlık krizi
energy crisis
:
enerji krizi
budget crisis
:
bütçe krizi
currency crisis
:
döviz krizi
cash crisis
:
nakit krizi
debt crisis
:
borç krizi
liquidity crisis
:
likidite krizi
hostage crisis
:
rehine krizi
immigration crisis
:
göç krizi
oil crisis
:
petrol krizi
refugee crisis
:
mülteci krizi
Daha az gör
Crisis (n) Preposition Kullanımları
crisis over
:
...üzerine kriz, bunalım
crisis in
:
...da kriz
in crisis
:
krizde
during a crisis
:
kriz sırasında
Crisis ile Bağlantılı Kelimeler
Yükleniyor...
