Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Crying ne demek?

Crying ne demek? Crying ne anlama gelir? Crying İngilizce örnek cümle. Crying eş anlamlıları.

    cry (v)

    ağlamak

    Crying (v) ingilizce örnek cümle

    Babies cry when they are hungry.

    Bebekler acıktıkları zaman ağlarlar.

    After the initial shock of hearing of her grandfather's death, the girl started to cry.

    Büyükbabasının ölümünü duyduğu ilk şokun ardından kız ağlamaya başladı.

    The baby is crying; she must be hungry.

    Bebek ağlıyor; aç olmalı.

    When your infant cries, it is instinctual to respond, but not all crying is a sign of distress.

    Bebeğiniz ağladığında tepki vermek içgüdüseldir, ancak her ağlama sıkıntı belirtisi değildir.

    He started to cry when he learnt that he was going to be a father.

    Baba olacağını öğrenince ağlamaya başladı.

    They both cried after hearing the tragic news.

    Trajik haberi duyduktan sonra ikisi de ağladı.

    bağırmak

    haykırmak, seslenmek

    Crying (v) ingilizce örnek cümle

    The entire theater turned to chaos when somebody cried "Fire!"

    Birisi "Yangın!" diye bağırdığında tüm tiyatro kaosa döndü.

    Crying (adj) Collocations

    baby may cry : bebek ağlayabilir
    child may cry : çocuk ağlayabilir
    seagull may cry : martı ağlayabilir
    voice may cry : ses ağlayabilir
    cry bitterly : acıyla ağlamak
    5 Örnek daha
    cry desperately : çaresizce ağlamak
    cry loudly : yüksek sesle ağlamak
    cry rarely : nadiren ağlamak
    be about to cry : neredeyse ağlamak
    cry like a baby : bebek gibi ağlamak
    Daha az gör
    crying (n)

    ağlama

    Crying (n) ingilizce örnek cümle

    When your infant cries, it is instinctual to respond, but not all crying is a sign of distress.

    Bebeğiniz ağladığında tepki vermek içgüdüseldir, ancak her ağlama sıkıntı belirtisi değildir.

    crying (adj)

    acil gereksinim

    zaruri ihtiyaç

    Crying (adj) Collocations

    crying baby : ağlayan bebek

    Crying ile Bağlantılı Kelimeler