extremely defensive
:
son derece savunucu
fairly defensive
:
oldukça savunmacı/koruyucu
fiercely defensive
:
şiddetle savunan/koruyucu
defensive alliance
:
savunma anlaşması/paktı
defensive firearm
:
koruyucu ateşli silah
defensive line
:
savunma hattı
defensive manoeuvre
:
savunmalı/koruyucu manevra
defensive measure
:
savunma önlemi
defensive move
:
savunma hareketi/davranışı
defensive perimeter
:
savunma alanı, savunma için kullanılan çevre
defensive play
:
savunmacı oyun/hareket
defensive player
:
savunma oyuncusu
defensive position
:
savunma pozisyonu/mevzii
defensive posture
:
savunmacı duruş/tutum
defensive shield
:
savunma kalkanı
defensive stance
:
savunmacı duruş/tutum
defensive strategy
:
savunmacı strateji
defensive tackle
:
savunma amaçlı topu kapma/çalma (futbolda), orta çizgi savunmacısı (amerikan futbolu)
defensive touchdown
:
(ragbi, amerikan futbolu) savunmalı topun çizgi ötesine taşınması/atılması/gol
defensive trench
:
savunma için kullanılan siper/çukur
become defensive
:
savunmacı/koruyucu olmak
feel defensive
:
savunmacı hissetmek/görünmek
grow defensive
:
savunmacı hale gelmek/olmak
look defensive
:
savunmalı/koruyucu bakmak/gözükmek
seem defensive
:
savunmacı/savunmalı gibi görünmek
sound defensive
:
savunmacı/koruyucu gibi gelmek
Daha az gör