![Deliberate [Adjective] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_blue.svg){kind=logo}
![Deliberate [Adjective] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_white.svg){kind=logo}
Popüler Sonuçlar
sonuçlar yükleniyor...
Arama Sonucu Bulunamadı.
Aradığınız kelime için bir içeriğimiz bulunmamaktadır. Lütfen Başka bir arama yaparak devam edin.
Deliberate ne demek?
Deliberate ne demek? Deliberate ne anlama gelir? Deliberate İngilizce örnek cümle. Deliberate eş anlamlıları.
deliberate
(v)
enine boyuna düşünmek
her şeyi dikkate almakDeliberate (adj) Collocations
jury may deliberate
:
jüri (üzerinde) düşünebilir
deliberate
(adj)
kasti
maksatlı, bilerek yapılan, isteyerek yapılanDeliberate (adj) ingilizce örnek cümle
The judge reached the conclusion that the crime was deliberate.
Yargıç, suçun kasıtlı olduğu sonucuna vardı.
Deliberate (adj) Collocations
deliberate attempt
:
planlı girişim
deliberate effort
:
kasıtlı /planlı çaba/girişim
deliberate indifference
:
kasten kayıtsızlık
deliberate insult
:
kasıtlı hasar
deliberate intention
:
kasıtlı niyet
3 Örnek daha
deliberate mistake
:
kasti hata
deliberate policy
:
kasti/planlanmış politika
deliberate rejection
:
kasten ret
Daha az gör
Yükleniyor...
