demand may outstrip
:
talep aşılabilir
demand may rise
:
talep artabilir
accommodate demand
:
talebi karşılamak
balance demand
:
talebi dengelemek
boost demand
:
talebi artırmak
create demand
:
talep yaratmak
exceed demand
:
talebi aşmak
face demand
:
taleple karşılaşmak
forecast demand
:
talebi tahmin etmek
fuel demand
:
talebi teşvik etmek/arttırmak
generate demand
:
talep yaratmak/oluşturmak
handle demand
:
isteklerle başa çıkmak
impose demand
:
talebi dayatmak/zorla kabul ettirmek
increase demand
:
talebi arttırmak
issue demand
:
talebi bildirmek/resmi olarak bildirmek
juggle demand
:
talepleri/istekleri dengelemek
make demand
:
bir şey istemek/talep etmek
meet demand
:
talebi karşılamak
outstrip demand
:
talebi aşmak
place demand
:
talep oluşturmak
press demand
:
basın talebi
reduce demand
:
talebi azaltmak
refuse demand
:
talebi reddetmek
reject demand
:
talebi reddetmek
renew demand
:
talebi yenilemek/tekrarlamak
repeat demand
:
talebi tekrarlamak
resist demand
:
talebe direnç göstermek/karşı çıkmak
satisfy demand
:
talebi karşılamak
spur demand
:
talebi teşvik etmek
stimulate demand
:
talebi teşvik etmek/canlandırmak
accommodating demand
:
uygun talep
big demand
:
büyük talep
buoyant demand
:
yüksek talep
burgeoning demand
:
gelişen/gelişmekte olan talep
central demand
:
ana talep
changing demand
:
değişen talep
conflicting demand
:
çelişen talep
considerable demand
:
önemli/büyük talep
constant demand
:
devamlı talep
contradictory demand
:
çelişkili/tutarsız talep
current demand
:
güncel/şu anki talep
day-to-day demand
:
günlük talep
global demand
:
küresel talep
great demand
:
büyük talep
growing demand
:
artan talep
heavy demand
:
yoğun talep
high demand
:
yüksek talep
huge demand
:
yoğun talep
impossible demand
:
imkânsız talep
insatiable demand
:
doyumsuz/doymak bilmez talep
key demand
:
en önemli/ana talep
latent demand
:
gizli talep
legitimate demand
:
yasal/meşru talep
likely demand
:
muhtemel talep
limited demand
:
sınırlı talep
local demand
:
yerel talep
low demand
:
düşük talep
main demand
:
ana/temel talep
major demand
:
büyük/ana talep
new demand
:
yeni talep
non-negotiable demand
:
devredilemez/tartışmaya kapalı talep
outrageous demand
:
korkunç talep/istek
peak demand
:
azami/maksimum talep
pent-up demand
:
bastırılan talep, telafi edici talep
physical demand
:
fiziksel talep/gerek/istek
political demand
:
siyasi talep
popular demand
:
popüler/genel/yaygın talep
potential demand
:
potansiyel/olası talep
practical demand
:
mümkün/pratik talep
pressing demand
:
sıkıştıran/ivedi/acil talep
projected demand
:
tahmini/tasarlanan talep
public demand
:
halk talebi
radical demand
:
aşırı talep
realistic demand
:
gerçekçi talep
reasonable demand
:
kabul edilebilir/mantıklı talep
renewed demand
:
yenilenmiş/yeni talep
seasonal demand
:
mevsimlik talep
sexual demand
:
cinsel talep/istek
sluggish demand
:
yavaş/durgun talep
soaring demand
:
yükselen talep
social demand
:
sosyal talep
steady demand
:
devamlı talep
strong demand
:
yoğun talep/istek
technical demand
:
teknik talep
total demand
:
toplam talep
unprecedented demand
:
benzeri görülmemiş talep
unrealistic demand
:
gerçekçi olmayan talep
unreasonable demand
:
makul olmayan/mantıksız talep
urgent demand
:
acil talep
written demand
:
yazılı talep
extra demand
:
fazla talep
final demand
:
son talep
fresh demand
:
yeni talep
excess demand
:
fazla/ aşırı talep
future demand
:
gelecek/ileriki talep
falling demand
:
düşen talep
foreign demand
:
dış talep
domestic demand
:
iç/yurt içi talep
economic demand
:
ekonomik talep
enormous demand
:
büyük talep
everyday demand
:
günlük talep
exacting demand
:
zahmetli talep/istek
external demand
:
dış talep/istek
emotional demand
:
duygusal istek/talep
excessive demand
:
aşırı talep/istek
financial demand
:
finansal/maddi talep
reduced demand
:
azalmış talep
increased demand
:
artmış talep
worldwide demand
:
dünya çapında talep
surging demand
:
artan talep
declining demand
:
azalan talep
increasing demand
:
artan talep
ever-increasing demand
:
giderek artan talep
rising demand
:
artan talep
escalating demand
:
artan talep
fluctuating demand
:
dalgalanan/değişken talep
competing demand
:
artan/yoğun talep
slowing demand
:
yavaşlayan talep
overall demand
:
tüm/toplam/genel talep
demand may slow down
:
talep yavaşlayabilir
agree to demand
:
talebe razı olmak
cope with demand
:
taleple başa çıkmak
give in to demand
:
talebe boyun eğmek
put forward demand
:
talep ileri sürmek/ortaya atmak
respond to demand
:
talebe yanıt vermek
fulfill demand
:
talebi karşılamak
fulfil demand
:
talebi yerine getirmek
demand level
:
talep seviyesi
abortion on demand
:
talep üzerine kürtaj
energy demand
:
enerji talebi
keep up with demand
:
talebe ayak uydurmak
cater for demand
:
talebi karşılamak
Daha az gör