Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Deprive ne demek?

Deprive ne demek? Deprive ne anlama gelir? Deprive İngilizce örnek cümle. Deprive eş anlamlıları.

    deprive (v)

    yoksun bırakmak

    Deprive (v) ingilizce örnek cümle

    Worrying deprived him of sleep.

    Endişelenmek onu uykusundan yoksun bıraktı.

    The king was deprived of his power.

    Kral gücünden mahrum kaldı.

    The traffic accident deprived him of his sight.

    Trafik kazası onu görme yetisinden mahrum bıraktı.

    The law deprives criminals of their right to vote.

    Yasa, suçluları oy kullanma hakkından yoksun bırakıyor.

    Boiling vegetables can deprive them of their goodness.

    Sebzeleri kaynatmak onların faydalı kısımlarını kaybettirebilir.

    When the body is deprived of carbohydrates, it automatically uses fat as a source of energy.

    Vücut karbonhidratlardan yoksun bırakıldığı zaman, otomatik olarak yağı bir enerji kaynağı olarak kullanır.

    Deprive (v) Preposition Kullanımları

    deprive sb of sth : birini bir şeyden mahrum bırakmak