Diagnose [Verb] İngilizce örnek cümle

Diagnose sesli dinle

diagnose (v)

tanı koymak

Jack's father was diagnosed with a brain tumour last year.

Jack'in babasına geçen yıl beyin tümörü teşhisi kondu.

In March, a doctor diagnosed me with severe anxiety and prescribed a strong pill.

Mart ayında bir doktor bana şiddetli anksiyete teşhisi koydu ve güçlü bir hap yazdı.

Her condition was wrongly diagnosed by the doctor.

Rahatsızlığı doktor tarafından yanlış bir şekilde teşhis edilmiş.

I was diagnosed with asthma when I was about 9 years old.

Yaklaşık 9 yaşındayken astım teşhisi kondu.

diagnose AIDS : AIDS tanısı koymak

diagnose allergy : alerji tanısı koymak

diagnose appendicitis : apandisit teşhisi koymak

diagnose cancer : kanseri teşhis etmek

diagnose case : teşhis durumu

diagnose condition : hastalığı teşhis etmek

diagnose disability : engellilik teşhisi koymak

diagnose disease : hastalığı teşhis etmek

diagnose disorder : hastalığı teşhis etmek

diagnose fault : hatayı teşhis etmek

diagnose illness : hastalık teşhis etmek

diagnose infection : enfeksiyon teşhisi koymak

diagnose leukaemia : lösemi teşhisi koymak

diagnose problem : problem teşhis etmek

diagnose schizophrenia : şizofreni teşhisi koymak

diagnose symptom : semptom teşhis etmek

diagnose syndrome : sendrom teşhis etmek

diagnose tumour : tümör teşhisi koymak

diagnose clinically : klinik olarak teşhis etmek

diagnose correctly : doğru teşhis etmek

diagnose incorrectly : yanlış olarak teşhis etmek

diagnose newly : yeni teşhis etmek

diagnose wrongly : yanlış teşhis etmek

diagnose with : … teşhisi koymak