Employer [Noun] İngilizce örnek cümle

Employer sesli dinle

employer (n)

çalıştıran, patron

The job applicant did not meet the expectations of the employer.

İş başvurusu işverenin beklentilerini karşılamadı.

force employer : işveren zorlamak

have employer : işveren olmak

require employer : işveren gerektirir

sue employer : işverene dava açmak

big employer : büyük işveren

civilian employer : sivil işveren

corporate employer : kurumsal işveren

current employer : şu anki işveren

good employer : iyi işveren

large employer : büyük işveren

local employer : yerel işveren

major employer : büyük işveren

potential employer : potansiyel işveren

previous employer : önceki işveren

private employer : özel işveren

prospective employer : muhtemel işveren

public employer : kamu işveren

small employer : küçük işveren

top employer : en iyi işveren

unscrupulous employer : vicdansız işveren

former employer : Eski işveren

future employer : gelecekteki işveren