Gallery [Noun] İngilizce örnek cümle

Gallery sesli dinle

gallery (n)

We went to the art gallery to see an exhibit of works by artist Norval Morrisseau.

Sanatçı Norval Morrisseau'nun eserlerinin sergisini görmek için sanat galerisine gittik.

gallery may carry : galeri taşıyabilir

gallery may contain : sanat galerisi içerebilir

gallery may display : galeri görüntülenebilir

gallery may exhibit : galeri sergileyebilir

gallery may feature : galeri ön plana çıkarabilir

gallery may house : galeri barındırabilir

gallery may open : galeri açılabilir

gallery may show : galeri sergileyebilir

gallery may showcase : galeri vitrine çıkarabilir

commercial gallery : ticari galeri

interactive gallery : etkileşimli galeri

in a gallery : bir galeride