Govern [Verb] İngilizce örnek cümle

Govern sesli dinle

govern (v)

kontrol etmek, hükmetmek, idare etmek

Today, the children in Turkey are given the chance to govern the country symbolically.

Bugün Türkiye'de çocuklara sembolik olarak ülkeyi yönetme şansı veriliyor.

etkilemek

Emotional state can often govern a person's decision-making process.

Duygusal durum çoğu zaman kişinin karar verme sürecini etkileyebilir.

Market demand governs the pricing strategies of most companies.

Piyasa talebi çoğu şirketin fiyatlandırma stratejilerini yönlendirir.

convention may govern : sözleşme hükmedebilir

law may govern : kanun kontrol edebilir

policy may govern : politika yönetebilir

regime may govern : rejim yönetebilir

regulation may govern : yönetmelik yönetebilir

rule may govern : kural yönetebilir

treaty may govern : antlaşma kontrol edebilir

govern a country : bir ülke yönetmek

govern a territory : bir bölgeyi yönetmek

govern effectively : etkili bir şekilde yönetmek