impose hardship
:
sıkıntılara yol açmak
suffer hardship
:
sıkıntı çekmek
survive hardship
:
sıkıntıları atlatmak
appalling hardship
:
korkunç sıkıntı
considerable hardship
:
önemli sıkıntı
great hardship
:
büyük sıkıntı
personal hardship
:
kişisel sıkıntı
physical hardship
:
fiziksel sıkıntı
real hardship
:
gerçek sıkıntı
severe hardship
:
ciddi sıkıntı
undue hardship
:
kötü sıkıntı
unnecessary hardship
:
gereksiz zorluk
extreme hardship
:
aşırı zorluk/güçlük
genuine hardship
:
gerçek sıkıntı
economic hardship
:
ekonomik zorluk
financial hardship
:
finansal sıkıntı
material hardship
:
maddi zorluk
Daha az gör