Intact [Adjective] İngilizce örnek cümle

Intact sesli dinle

intact (adj)

zarar görmemiş, sağlam, el değmemiş

The skin may be left intact, or it may be removed.

Cilt bozulmadan bırakılabilir veya çıkarılabilir.

The castle has remained intact over the centuries.

Kale yüzyıllar boyunca bozulmadan kalmıştır.

completely intact : tamamen bozulmamış

largely intact : büyük ölçüde bozulmamış

perfectly intact : mükemmel derecede sağlam

relatively intact : nispeten bozulmamış

remarkably intact : dikkat çekici derecede sağlam

substantially intact : büyük ölçüde bozulmamış

virtually intact : neredeyse bozulmamış

entirely intact : tamamen bozulmamış

essentially intact : aslında bozulmamış/sağlam

fully intact : tamamen bozulmamış

leave sth intact : bozulmadan bırakmak

remain intact : sağlam kalmak

survive intact : sağlam kalmak