Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Line ne demek?

Line ne demek? Line ne anlama gelir? Line İngilizce örnek cümle. Line eş anlamlıları.

    line (v)

    sıralamak

    yana yana dizilmek, hat oluşturmak, bir hizada olmak

    Line (v) ingilizce örnek cümle

    The street was lined with identical red-brick houses.

    Sokak birbirinin aynısı kırmızı tuğlalı evlerle sıralıydı.

    astarlamak

    içini kaplamak

    Line (n) Collocations

    shelf may line : raf doldurulabilir
    spectator may line : seyirci sıralanabilir
    tree may line : ağaç çevreleyebilir
    line street : caddeye sıralanmak
    line (n)

    çizgi

    hat

    sıra

    dizi, kuyruk

    hat (telefon)

    ip

    tel, kordon, hat

    satır (yazı)

    dizi, mısra

    Line (n) Collocations

    line may appear : çizgi görünebilir
    line may connect : hat bağlanabilir
    line may denote : çizgi gösterebilir
    line may depict : çizgi gösterebilir
    line may divide : çizgi bölünebilir
    37 Örnek daha
    line may indicate : çizgi gösterebilir
    line may mark : çizgi işaretleyebilir
    line may represent : çizgi gösterebilir
    line may run : hat çalışabilir
    line may separate : hat ayırabilir
    line may show : çizgi gösterebilir
    adopt line : çizgi kabul etmek
    draw line : çizgi çizmek
    follow line : çizgiyi/kenarı takip etmek
    forget line : çizgiyi unutmak
    have line : çizgi var
    pursue line : hattı takip etmek
    front line : cephe hattı
    defensive line : savunma hattı
    diagonal line : çapraz çizgi / köşegen
    horizontal line : yatay çizgi
    jagged line : girintili çıkıntılı çizgi
    solid line : düz çizgi
    straight line : düz çizgi
    tough line : zorlu çizgi
    vertical line : dikey çizgi
    fine line : ince çizgi
    underground line : yer altı hattı
    zigzag line : zikzak çizgisi
    broken line : kesik çizgi
    dividing line : ara hattı
    line may correspond to : satır karşılık gelebilir
    poverty line : yoksulluk sınırı
    assembly line : montaj hattı
    cross the line : sınırı aşmak
    feed line : besleme hattı
    yellow line : sarı çizgi
    double yellow line : çift sarı çizgi
    jam the lines : telefonları kitlemek
    join line : sıraya / kuyruğa girmek
    production line : üretim hattı / bandı
    fault line : fay hattı
    Daha az gör

    Line (n) Preposition Kullanımları

    in line with : … ile uyumlu olarak
    in a line : sırada
    line between : ...arasında çizgi

    Line ile Bağlantılı Kelimeler