Painful [Adjective] İngilizce örnek cümle

Painful sesli dinle

painful (adj)

ağrılı, acılı, sızılı

It was a painful experience.

Acı verici bir deneyim oldu.

A corn appears as a raised bump on the side of the toe, and can be painful when it rubs against shoes or socks.

Bir nasır, ayak parmağının yanında kabarık bir şişlik olarak görünür ve ayakkabılara veya çoraplara sürtündüğünde ağrı verici olabilir.

Arthritis is a painful condition that affects the joints.

Romatizma, eklemleri etkileyen ağrılı bir rahatsızlıktır.

A bee sting can be very painful.

Arı sokması çok acı verici olabilir.

particularly painful : özellikle ağrılı

slightly painful : biraz ağrılı

terribly painful : çok /dayanılmaz bir şekilde ağrılı

emotionally painful : duygusal olarak acı veren

extremely painful : son derece acı veren/ağrılı

painful breakup : ağrılı ayrılık

painful cramp : ağrılı kramp

painful death : acılı ölüm

painful experience : acı verici deneyim

painful illness : ağrılı hastalık

painful joint : ağrılı eklem

painful memory : acı verici anı

painful sensation : acı verici his

painful sting : acı verici iğne

painful swelling : ağrılı şişlik