Pile [Noun] İngilizce örnek cümle

Pile sesli dinle

pile (v)

kümelemek, istiflemek

Tom piled everything up in the center of the room.

Tom her şeyi odanın ortasına yığdı.

snow may pile : kar yığılabilir

pile haphazardly : rastgele yığmak/kümelenmek

pile (n)

öbek, istif, küme

His assistant examined the pile of papers over and over again.

Asistanı kağıt yığınını tekrar tekrar inceledi.

massive pile : büyük yığın

enormous pile : muazzam yığın

a pile of : bir yığın ...