preserve character
:
karakteri korumak
preserve confidentiality
:
gizliliği korumak
preserve countryside
:
kırsal alanı korumak
preserve culture
:
kültürü korumak
preserve custom
:
geleneği korumamak
preserve dignity
:
haysiyetini korumak
preserve diversity
:
çeşitliliği korumak
preserve environment
:
çevreyi korumak
preserve essence
:
özü korumak
preserve freedom
:
özgürlüğü korumak
preserve habitat
:
habitatı korumak
preserve harmony
:
uyum korumak
preserve heritage
:
mirası korumak
preserve honour
:
onuru korumak
preserve identity
:
kimliğini korumak
preserve impartiality
:
tarafsızlığı korumak
preserve independence
:
bağımsızlığı korumak
preserve institution
:
kurumu korumak
preserve integrity
:
bütünlüğü korumak
preserve landscape
:
manzarayı korumak
preserve legacy
:
mirası korumak
preserve liberty
:
özgürlüğü korumak
preserve link
:
bağlantıyı korumak
preserve memory
:
hatırayı korumak
preserve modesty
:
alçakgönüllülüğü korumak
preserve monopoly
:
tekeli korumak
preserve monument
:
anıt korumak
preserve neutrality
:
tarafsızlığı korumak
preserve order
:
siparişi korumak
preserve peace
:
barışı korumak
preserve prerogative
:
ayrıcalığı korumak
preserve privacy
:
gizliliği korumak
preserve purity
:
saflığı korumak
preserve rating
:
dereceyi korumak
preserve relic
:
yadigarı korumak
preserve remains
:
kalıntıları korumak
preserve republic
:
cumhuriyeti korumak
preserve reputation
:
itibarını korumak
preserve right
:
hakkını korumak
preserve sanity
:
akıl sağlığını korumak
preserve semblance
:
görüntüyü korumak
preserve skeleton
:
iskeleti muhafaza etmek
preserve stability
:
istikrarı korumak
preserve status quo
:
statüyü korumak
preserve tradition
:
geleneği korumak
preserve unity
:
birliği korumak
preserve value
:
değeri korumak
preserve viability
:
yaşama gücünü korumak
preserve wilderness
:
vahşi doğayı korumak
preserve wildlife
:
yaban hayatını korumak
preserve carefully
:
dikkatlice korumak
preserve faithfully
:
sadakatle korumak
preserve lovingly
:
sevgiyle korumak
preserve perfectly
:
mükemmel derecede korumak
preserved specimen
:
korunmuş örnek
preserve sth in a jar
:
bir şeyi kavanozda muhafaza etmek
Daha az gör