Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Prevailing ne demek?

Prevailing ne demek? Prevailing ne anlama gelir? Prevailing İngilizce örnek cümle. Prevailing eş anlamlıları.

    prevail (v)

    üstün gelmek

    hüküm sürmek, galip gelmek

    Prevailing (v) ingilizce örnek cümle

    After a long battle, the allied forces finally prevailed over the enemy.

    Uzun bir savaşın ardından müttefik kuvvetler nihayet düşmana galip geldi.

    Democracy, which had prevailed during Athens' Golden Age, was replaced by a system of oligarchy in 411 BCE.

    Atina'nın Altın Çağı'nda hüküm süren demokrasinin yerini MÖ 411'de bir oligarşi sistemi aldı.

    yaygın olmak

    kol gezmek

    Prevailing (v) ingilizce örnek cümle

    In some areas of the world, poverty and malnutrition still prevail.

    Dünyanın bazı bölgelerinde yoksulluk ve yetersiz beslenme hâlâ yaygındır.

    Prevailing (adj) Collocations

    atmosphere may prevail : atmosfer hakim olabilir
    attitude may prevail : tutum yaygın olabilir
    common sense may prevail : sağduyu hakim olabilir
    condition may prevail : durum hakim olabilir
    counsel may prevail : öneri baskın çıkabilir
    10 Örnek daha
    custom may prevail : gelenek yayılabilir
    love may prevail : aşk hakim olabilir
    optimism may prevail : iyimserlik hakim olabilir
    peace may prevail : barış hakim olabilir
    sanity may prevail : mantıklı olma hakim olabilir
    silence may prevail : sessizlik hakim olabilir
    truce may prevail : ateşkes hakim olabilir
    view may prevail : bakış açısı hakim olabilir
    prevail finally : sonunda üstün gelmek
    prevail ultimately : sonunda yenmek
    Daha az gör

    Prevailing (adj) Preposition Kullanımları

    prevail against : ... karşı üstün gelmek
    prevail over : ... üzerinde üstün gelmek
    prevailing (adj)

    yaygın

    hüküm süren, sürekli var olan, egemen

    Prevailing (adj) Collocations

    prevailing attitude : hakim tutum
    prevailing climate : hakim iklim
    prevailing condition : hakim durum
    prevailing consensus : hakim görüş birliği
    prevailing current : geçerli akım
    15 Örnek daha
    prevailing doctrine : hakim doktrin
    prevailing dogma : hakim dogma
    prevailing ideology : hakim ideoloji
    prevailing mood : hakim ruh hali
    prevailing myth : hakim efsane
    prevailing opinion : hakim görüş
    prevailing orthodoxy : hakim olan ortodoksluk
    prevailing philosophy : hakim felsefe
    prevailing sentiment : hakim duygu
    prevailing tone : hakim tavır
    prevailing trend : hakim eğilim
    prevailing view : yaygın görüş
    prevailing wage : hakim ücret
    prevailing wind : hakim rüzgar
    prevailing wisdom : hakim bilgelik
    Daha az gör