Remember [Verb] İngilizce örnek cümle

Remember sesli dinle

remember (v)

anımsamak, aklına gelmek, anmak

Do you remember the day when we met each other for the first time?

Birbirimizle ilk tanıştığımız günü hatırlıyor musun?

Raphael the painter is mainly remembered for the beauty of his human figures.

Ressam Raphael, esas olarak insan figürlerinin güzelliği ile hatırlanır.

His name was on the tip of my tongue, but I couldn't remember it.

Adı dilimin ucundaydı ama hatırlayamadım.

remember birthday : doğum gününü hatırlamak

remember episode : bölümü hatırlamak

remember manner : davranışı hatırlamak

remember victim : kurbanı hatırlamak

always remember : daima hatırlamak

remember correctly : doğru biçimde hatırlamak

remember distinctly : açıkça hatırlamak

remember especially : özellikle hatırlamak

remember exactly : tam olarak hatırlamak

remember finally : sonunda hatırlamak

remember fondly : sevgiyle hatırlamak

remember hardly : neredeyse hiç hatırlamamak

remember mostly : çoğunlukla hatırlamak

remember particularly : özellikle hatırlamak

remember precisely : tam olarak hatırlamak

remember primarily : öncelikle hatırlamak

remember scarcely : neredeyse hiç hatırlamamak

remember specifically : özellikle hatırlamak

still remember : hâlâ hatırlamak

remember for : ... ile hatırlamak

remember as : ... olarak hatırlamak