Scarce [Adjective] İngilizce örnek cümle

Scarce sesli dinle

scarce (adj)

az, yetersiz, nadir

Rain is scarce in this country.

Bu ülkede yağmur azdır.

Food is still scarce in the region.

Bölgede yemek hala az.

Lemur can slow down its metabolism and hibernate when food is scarce.

Lemur metabolizmasını yavaşlatabilir ve yiyecek az olduğunda kış uykusuna yatabilir.

increasingly scarce : giderek kıt olan

particularly scarce : özellikle kıt

extremely scarce : son derece az/nadir

scarce commodity : kıt ürün

scarce resources : kıt kaynaklar

scarce water : yetersiz su

become scarce : kıtlaşmak