Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Solid ne demek?

Solid ne demek? Solid ne anlama gelir? Solid İngilizce örnek cümle. Solid eş anlamlıları.

    solid (adj, n)

    katı

    sert

    Solid (adj, n) ingilizce örnek cümle

    Solid ice can turn into liquid through the application of heat.

    Katı buz, ısı uygulamasıyla sıvıya dönüşebilir.

    Babies eat only liquids, because they are unable to eat solids.

    Bebekler katı yiyecekleri yiyemedikleri için sadece sıvı beslenirler.

    Ice is the solid form of water.

    Buz suyun katı halidir.

    güvenilir

    elle tutulur, kesin, inandırıcı

    Solid (adj, n) Collocations

    absolutely solid : kesinlikle sağlam
    almost solid : neredeyse sert/ düz
    apparently solid : görünüşe göre katı / sert
    completely solid : tamamen katı
    consistently solid : sürekli mükemmel/güvenilir
    77 Örnek daha
    nearly solid : neredeyse sert/ düz
    reasonably solid : oldukça sağlam/güvenilir
    relatively solid : nispeten sağlam
    seemingly solid : görünüşte katı
    surprisingly solid : şaşırtıcı bir şekilde katı
    extremely solid : son derece katı
    fairly solid : oldukça sert/ katı/ güvenilir
    solid enough : yeterince katı/sert
    solid alibi : sağlam gerekçe / suçsuzluk delili
    solid arrow : düz ok işareti
    solid background : sağlam geçmiş
    solid backing : sağlam/ güvenilir destek
    solid base : sağlam taban
    solid basis : sağlam temeller
    solid bloc : önemli/ büyük birlik/blok
    solid block : tek parça yan blok
    solid brass : sağlam/sert pirinç/pirinç levha
    solid breakfast : esaslı/mükemmel kahvaltı
    solid chance : sağlam olasılık
    solid citizen : sağlam/güvenilir vatandaş
    solid colour : düz renk
    solid concrete : katı beton
    solid construction : sağlam yapı
    solid core : katı çekirdek
    solid credentials : güvenilir/iyi kimlik/yeterlilik belgesi
    solid defence : sağlam savunma
    solid door : masif kapı
    solid earth : sert toprak
    solid evidence : somut kanıt
    solid favourite : (kazanması beklenen rakip) tek favori
    solid food : katı yiyecek
    solid footing : güvenilir temel/ ayak basacak yer
    solid foundation : sağlam zemin
    solid fundamentals : sağlam temel/ ana prensipler
    solid gain : güçlü/sağlam kazanç/ kazanım/ fayda
    solid geometry : katı/uzay geometri
    solid gold : katı altın
    solid grasp : tam/ iyi anlama
    solid grip : sağlam/iyi tutuş
    solid ground : sağlam zemin
    solid grounding : sağlam alt yapı /temel bilgi
    solid hour : tam saat (60 dk)
    solid lead : sağlam (karakterli) öncü
    solid line : düz çizgi
    solid lump : sert parça/ yumru/ şişlik
    solid majority : büyük çoğunluk
    solid matter : katı madde
    solid metal : katı metal
    solid object : katı nesne/ cisim
    solid performance : iyi/ sağlam performans
    solid performer : üstün/ büyük sanatçı/ oyuncu
    solid proof : sağlam/güvenilir kanıt
    solid record : mükemmel performans/ kayıt
    solid reputation : sağlam/ uzun süredir devam eden ün
    solid return : esaslı getiri/ kâr
    solid rock : sert kaya
    solid shape : üç boyutlu cisim
    solid silver : katı gümüş
    solid steel : masif çelik
    solid structure : sağlam yapı
    solid support : güvenilir destek/ yardım
    solid surface : katı yüzey
    solid timber : masif ahşap
    solid understanding : sağlam anlayış
    solid waste : katı atık
    solid wood : sert /masif ahşap/ağaç/kereste
    appear solid : güvenilir/ sağlam görünmek
    become solid : katılaşmak
    feel solid : sert hissetmek
    freeze solid : katıyı dondurmak / buz tutmak
    go solid : katılaşmak, katıya dönmek
    look solid : sert/ katı/ güvenilir görünmek
    make solid : katılaştırmak
    remain solid : katı kalmak
    seem solid : katı/sert/güvenilir/ sağlam gibi görünmek
    jammed solid : aşırı sıkışık
    solid fuel : katı yakıt
    Daha az gör

    Solid ile Bağlantılı Kelimeler