preserve stability
:
istikrarı korumak
provide stability
:
istikrar sağlamak
threaten stability
:
kararlılığı tehdit etmek
undermine stability
:
istikrarı zayıflatmak
internal stability
:
iç denge
international stability
:
uluslararası istikrar
long-term stability
:
uzun vadeli istikrar
mental stability
:
akli denge
monetary stability
:
parasal istikrar
political stability
:
siyasi istikrar
relative stability
:
göreceli kararlılık
economic stability
:
ekonomik istikrar
financial stability
:
finansal istikrar
price stability
:
fiyat istikrarı
Daha az gör