Street [Noun] İngilizce örnek cümle

Street sesli dinle

street (n)

street may bend : sokak kıvrılabilir

street may curve : sokak cadde kıvrılabilir

street may go : sokak gidebilir

street may lead : sokak yönelebilir

street may run : sokak çalışabilir

street may turn : sokak dönebilir

clog a street : caddeyi tıkamak

cross street : caddeden karşıya geçmek

line street : caddeye sıralanmak

walk street : caddede yürümek

dimly lit street : loş ışıklı sokak

bright street : aydınlık sokak

broad street : geniş cadde

busy street : kalabalık/işlek cadde

crowded street : kalabalık cadde

dangerous street : tehlikeli sokak

gloomy street : kasvetli sokak

narrow street : dar sokak

noisy street : gürültülü cadde

pedestrian street : yayalara tahsis edilmiş cadde

residential street : özel konutların bulunduğu (mahalle/semt) cadde

pedestrianized street : araç trafiğine kapalı cadde

back street : arka sokak/cadde

go down street : caddeden aşağı inmek, caddeyi geçmek

clog up street : sokağı tıkamak

street level : yer, sokak düzeyi

street vendor : sokak satıcısı

street crime : sokakta işlenen suç

on the street : caddede/sokakta

along the street : cadde boyunca

in the street : caddede

across the street : caddeden karşıya