The rough mountain hike wore out even the vigorous athletes in the group.
Engebeli dağ yürüyüşü, gruptaki zinde sporcuları bile yıprattı.
Chopping firewood is a vigorous task.
Yakacak odun kesmek güç gerektiren bir iştir.
In order to look great at her wedding, Crystal has started a vigorous workout program.
Crystal, düğününde harika görünmek için yoğun bir egzersiz programı başlattı.