Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Accumulate ne demek?

Accumulate ne demek? Accumulate ne anlama gelir? Accumulate İngilizce örnek cümle. Accumulate eş anlamlıları.

    accumulate (v)

    biriktirmek

    artırmak

    Accumulate (v) ingilizce örnek cümle

    By investing wisely, she accumulated a fortune.

    Akıllıca yatırım yaparak bir servet biriktirdi.

    Billions of plastic particles accumulate on remote islands mostly via sea.

    Milyarlarca plastik parçacık, çoğunlukla deniz yoluyla uzak adalarda birikir.

    Scientists know that metals like lead and copper accumulate in teeth.

    Bilim adamları dişlerde kurşun ve bakır gibi metallerin biriktiğini biliyorlar.

    Heavy metals accumulate in ecosystems and damage human health.

    Ağır metaller ekosistemlerde birikir ve insan sağlığına zarar verir.

    My grandma accumulated many valuable classic books during her life.

    Büyükannem hayatı boyunca birçok değerli klasik kitap biriktirdi.

    Accumulate (v) Eş anlamlıları

    Bu kelimeler; zaman içerisinde bir şeyin miktarının, sayısının artması anlamında kullanılabilir.
    accumulate (v) : biriktirmek
    build up (pv) : birikmek, göklere çıkarmak
    pile up (pv) : yığmak
    mount up (pv) : birikmek
    accrue (v) : çoğalmak
    multiply (v) : çoğaltmak, çarpmak (matematik)

    Bu kelimeler, bir şeyleri toplamak, biriktirmek anlamında kullanılabilir.
    collect (v) : toplamak, koleksiyon yapmak, gidip almak
    accumulate (v) : biriktirmek
    gather (v) : toplamak, kavramak
    amass (v) : toplamak
    accrue (v) : çoğalmak


    Accumulate (v) Collocations

    debris may accumulate : Enkaz birikebilir
    dirt may accumulate : kir birikebilir
    evidence may accumulate : kanıt birikebilir
    fat may accumulate : yağ birikebilir
    accumulate arrears : borç biriktirmek/eklemek
    13 Örnek daha
    accumulate asset : varlık biriktirmek
    accumulate capital : sermaye biriktirmek
    accumulate debt : borç biriktirmek
    accumulate evidence : kanıt toplamak
    accumulate fortune : servet biriktirmek
    accumulate point : puan biriktirmek
    accumulate reserve : kaynak biriktirmek
    accumulate wealth : servet biriktirmek
    accumulate gradually : yavaş yavaş/aşamalı bir şekilde biriktirmek
    accumulate quickly : çabuk biriktirmek
    accumulate rapidly : hızla biriktirmek
    accumulate slowly : yavaş yavaş toplamak/biriktirmek
    accumulate steadily : sürekli olarak biriktirmek
    Daha az gör