Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Advocate ne demek?

Advocate ne demek? Advocate ne anlama gelir? Advocate İngilizce örnek cümle. Advocate eş anlamlıları.

    advocate (v)

    savunmak

    desteklemek, arka çıkmak

    Advocate (v) ingilizce örnek cümle

    Any good doctor will advocate healthy eating for his patients.

    İyi bir doktor, hastaları için sağlıklı beslenmeyi savunacaktır.

    Environmentalists advocate recycling old batteries or disposing of them properly.

    Çevreciler, eski pillerin geri dönüştürülmesini veya onların uygun şekilde atılmasını savunuyorlar.

    Many experts advocate rewarding your child for good behaviour.

    Birçok uzman çocuğunuzu iyi davranış için ödüllendirmeyi savunur.

    Advocate (n) Collocations

    report may advocate : rapor savunabilir
    advocate approach : yaklaşımı savunmak
    advocate creation : oluşumu savunmak
    advocate disobedience : itaatsizliği desteklemek
    advocate doctrine : öğretiyi desteklemek
    11 Örnek daha
    advocate establishment : kuruluşu desteklemek
    advocate murder : cinayeti savunmak
    advocate policy : politikayı desteklemek
    advocate practice : uygulamayı desteklemek
    advocate reform : yeniliği desteklemek
    advocate return : iadeyi desteklemek
    advocate system : sistemi savunmak
    advocate use : kullanımı savunmak
    advocate view : görüşü savunmak
    advocate violence : şiddeti savunmak
    advocate withdrawal : geri çekilmeyi savunmak
    Daha az gör
    advocate (n)

    avukat

    savunan

    destekleyen, arka çıkan

    Advocate (n) Eş anlamlıları

    Bu kelimeler, bir fikri destekleyen ve bu fikrin yayılması için çabalayan kişileri anlatmak için kullanılabilir.
    advocate (n) : avukat, savunan
    proponent (n) : yandaş
    lobbyist (n) : lobici
    exponent (n) : savunucu, üs
    promoter (n) : girişimci, düzenleyici


    Advocate (n) Collocations

    advocate may argue : avukat iddia edebilir
    advocate may claim : avukat iddia edebilir
    advocate may say : avukat söyleyebilir
    chief advocate : baş dava vekili
    prominent advocate : seçkin avukat
    1 Örnek daha
    peace advocate : barış savunucusu
    Daha az gör

    Advocate (n) Preposition Kullanımları

    advocate for : ...yı savunan