Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Annoyed ne demek?

Annoyed ne demek? Annoyed ne anlama gelir? Annoyed İngilizce örnek cümle. Annoyed eş anlamlıları.

    annoy (v)

    sinirlendirmek

    öfkelendirmek, kızdırmak, rahatsız etmek

    Annoyed (v) ingilizce örnek cümle

    He arrived half an hour late, which annoyed us very much.

    Yarım saat geç geldi ve bu bizi çok rahatsız etti.

    Annoyed (v) Eş anlamlıları

    Bu kelimeler; bir kişinin sinirini bozmak, onu sinir etmek anlamında kullanılabilir.
    annoy (v) : sinirlendirmek
    frustrate (v) : sinirlerini bozmak
    irritate (v) : sinirlendirmek, tahriş etmek
    get on one's nerves (v) : birinin sinirini bozmak
    wind up (pv) : boylamak, tahliye etmek, bitirmek, sinir etmek
    displease (v) : sinirlendirmek
    exasperate (v) : kızdırmak


    annoyed (adj)

    sinirli

    kızgın, öfkeli

    Annoyed (adj) ingilizce örnek cümle

    The people next door were annoyed with us for making so much noise last night.

    Yan dairedeki insanlar dün gece bu kadar gürültü çıkardığımız için bize kızdılar.

    I was annoyed with him for interrupting me.

    Sözümü kestiği için ona kızdım.

    Eddie was annoyed at hearing complaints about his behaviour.

    Eddie, davranışıyla ilgili şikayetleri duymaktan rahatsız oldu.

    He was annoyed by the constant buzzing of the fly in the room.

    Odadaki sineğin sürekli vızıltısına sinirlendi.

    Annoyed (adj) Collocations

    clearly annoyed : açıkça kızgın
    highly annoyed : oldukça kızgın
    increasingly annoyed : giderek sinirlenen
    mildly annoyed : biraz kızgın
    obviously annoyed : açıkça kızgın
    20 Örnek daha
    slightly annoyed : biraz kızgın
    thoroughly annoyed : tamamen kızgın
    vaguely annoyed : biraz kızgın
    visibly annoyed : görünür bir şekilde kızgın
    extremely annoyed : son derece sinirlenmiş
    fairly annoyed : oldukça kızgın
    annoyed expression : kızgın ifade
    annoyed groan : kızgınlıkla inleme
    annoyed grunt : kızgınlıkla hırıldama
    annoyed look : kızgın bakış
    annoyed sigh : kızgınlıkla iç çekme
    annoyed tone : kızgın üslup
    annoyed voice : kızgın ses
    become annoyed : kızgın hale gelmek
    feel annoyed : kızgın hissetmek
    get annoyed : kızgın hale gelmek
    look annoyed : kızgın gibi görünmek
    make sb annoyed : birisini kızdırmak
    seem annoyed : kızgın gibi görünmek
    sound annoyed : kulağa kızgın gibi gelmek
    Daha az gör

    Annoyed (adj) Preposition Kullanımları

    annoyed at : ...ya sinirlenmiş
    annoyed with : ...ya sinirli