![Relieve [Verb] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_blue.svg){kind=logo}
![Relieve [Verb] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_white.svg){kind=logo}
Popüler Sonuçlar
sonuçlar yükleniyor...
Arama Sonucu Bulunamadı.
Aradığınız kelime için bir içeriğimiz bulunmamaktadır. Lütfen Başka bir arama yaparak devam edin.
Relieve ne demek?
Relieve ne demek? Relieve ne anlama gelir? Relieve İngilizce örnek cümle. Relieve eş anlamlıları.
relieve
(v)
rahatlatmak
hafifletmek, azaltmakRelieve (v) ingilizce örnek cümle
This medicine will relieve your headache.
Bu ilaç baş ağrını hafifletecek.
Relieve (v) Eş anlamlıları
Bu kelimeler; rahatlatmak, hafifletmek anlamında kullanılabilir.
relieve
(v)
: rahatlatmak
ease (v) : hafifletmek
alleviate (v) : hafifletmek
soften (v) : yumuşatmak
soothe (v) : yatıştırmak
lighten (v) : aydınlatmak, hafifletmek
ease (v) : hafifletmek
alleviate (v) : hafifletmek
soften (v) : yumuşatmak
soothe (v) : yatıştırmak
lighten (v) : aydınlatmak, hafifletmek
Relieve (v) Collocations
relieve anxiety
:
endişeyi gidermek
relieve bladder
:
mesaneyi (idrar torbasını) rahatlatmak/boşaltmak
relieve boredom
:
can sıkıntısını hafifletmek
relieve burden
:
yükü hafifletmek
relieve congestion
:
tıkanıklığı azaltmak/hafifletmek
26 Örnek daha
relieve constipation
:
kabızlığı azaltmak/hafifletmek
relieve cramp
:
krampı/adale kasılmasını rahatlatmak/azaltmak
relieve depression
:
depresyonu hafifletmek/azaltmak
relieve discomfort
:
rahatsızlığı hafifletmek
relieve distress
:
sıkıntıyı hafifletmek
relieve embarrassment
:
utancı azaltmak/hafifletmek
relieve headache
:
baş ağrısını hafifletmek
relieve hunger
:
açlığı hafifletmek/azaltmak
relieve indigestion
:
hazımsızlığı rahatlatmak
relieve itch
:
kaşıntıyı hafifletmek
relieve misery
:
sefaleti/yoksulluğu hafifletmek
relieve nausea
:
mide bulantısını rahatlatmak
relieve pain
:
ağrıyı hafifletmek/ gidermek
relieve pressure
:
baskıyı azaltmak
relieve problem
:
problemi azaltmak
relieve rheumatism
:
romatizmayı rahatlatmak
relieve siege
:
kuşatmayı sonlandırmak/rahatlatmak, kuşatmadan kurtarmak
relieve stress
:
stresi azaltmak/gidermek
relieve suffering
:
acıyı hafifletmek
relieve symptom
:
belirtileri hafifletmek/azaltmak
relieve tension
:
gerilimi azaltmak
relieve completely
:
tamamen rahatlatmak
relieve partially
:
kısmen rahatlatmak/hafifletmek
relieve temporarily
:
geçici olarak rahatlatmak
pain reliever
:
ağrı kesici
relieve the situation
:
durumu düzeltmek
Daha az gör
Yükleniyor...
