Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Supply ne demek?

Supply ne demek? Supply ne anlama gelir? Supply İngilizce örnek cümle. Supply eş anlamlıları.

    supply (v)

    tedarik etmek

    sağlamak, temin etmek

    Supply (v) ingilizce örnek cümle

    Spinach or carrots can supply significant amounts of vitamin A.

    Ispanak veya havuç, önemli miktarda A vitamini sağlayabilir.

    The power plant supplies remote districts with electricity.

    Enerji santrali uzak bölgelere elektrik tedarik etmektedir.

    Supply (n) Collocations

    supply clue : ipucu sağlamak
    supply adequately : yeterince kaynak sağlamak
    supply amply : bolca kaynak sağlamak
    supply generously : cömertçe kaynak sağlamak
    supply helpfully : yardımseverlikle kaynak sağlamak
    6 Örnek daha
    supply kindly : kibarca kaynak sağlamak
    supply poorly : yetersiz miktarda kaynak sağlamak
    supply readily : kolayca sağlamak
    supply well : bolca kaynak sağlamak
    blood vessel may supply : kan damarı tedarik edebilir
    supply troops : askeri birlik sağlamak
    Daha az gör

    Supply (n) Preposition Kullanımları

    supply from : ...-den tedarik etmek
    supply to : ...ya sağlamak
    supply sb with sth : birine bir şeyi tedarik etmek
    supply sth for sb : birine bir şeyi tedarik etmek
    supply (n)

    kaynak

    arz, tedarik, temin, sağlama

    Supply (n) Collocations

    supply may dwindle : kaynak azalabilir
    supply may fall : kaynak azalabilir
    supply may increase : kaynak artabilir
    supply may last : kaynak olabilir
    bring supply : kaynak sağlamak
    82 Örnek daha
    buy supply : kaynak satın almak
    control supply : kaynağı kontrol etmek
    deliver supply : tedarik sağlamak
    deplete supply : kaynağı tüketmek
    disconnect supply : kaynağı kesmek
    disrupt supply : kaynağı kesmek
    ensure supply : kaynağı garanti altına almak
    exceed supply : kaynak aşmak
    exhaust supply : kaynağı tüketmek
    gather supply : kaynak toplamak
    get supply : kaynak almak
    have supply : kaynağa sahip olmak
    increase supply : kaynağı arttırmak
    limit supply : kaynağı sınırlamak
    maintain supply : kaynağı korumak
    obtain supply : tedarik etmek
    outstrip supply : arzı geçmek
    produce supply : kaynak üretmek
    provide supply : tedarik etmek, kaynak sağlamak
    receive supply : (erzak) tedarik etmek
    reduce supply : arzı/kaynağı azaltmak
    replenish supply : kaynağı yeniden doldurmak
    restock supply : kaynağı yeniden stoklamak
    restore supply : kaynağı onarmak
    restrict supply : kaynağı kısıtlamak
    stop supply : kaynağı durdurmak
    threaten supply : kaynağı tehdit etmek
    use supply : kaynak kullanmak
    abundant supply : bol kaynak
    adequate supply : yeterli kaynak
    ample supply : bol kaynak
    available supply : mevcut kaynak
    bountiful supply : bol kaynak
    constant supply : devamlı kaynak
    continuous supply : devamlı kaynak
    good supply : bol kaynak
    inadequate supply : yetersiz kaynak
    inexhaustible supply : tükenmez kaynak
    infinite supply : sonsuz kaynak
    large supply : geniş kaynak
    limited supply : sınırlı kaynak
    limitless supply : sınırsız kaynak
    meagre supply : yetersiz kaynak
    medical supply : tıbbi malzeme
    military supply : askeri kaynak
    never-ending supply : hiç bitmeyen kaynak
    plentiful supply : bol kaynak
    ready supply : hazır kaynak
    regular supply : düzenli kaynak
    reliable supply : güvenilir kaynak
    small supply : az kaynak
    steady supply : devamlı kaynak
    sufficient supply : yeterli kaynak
    total supply : toplam kaynak
    unending supply : hiç bitmeyen kaynak
    unlimited supply : sınırsız kaynak
    vital supply : hayati kaynak
    fresh supply : yeni kaynak
    excess supply : aşırı arz/kaynak
    endless supply : sonsuz kaynak
    domestic supply : iç kaynak
    dwindling supply : azalan kaynak/yardım
    basic supply : temel yardım/kaynak
    humanitarian supply : insani yardım
    supply may hold out : kaynak yetebilir/dayanabilir
    supply may run out : kaynak bitebilir
    bring in supply : kaynak sağlamak
    cut off supply : kaynağı kesmek
    lay in supply : kaynak depolamak
    run out of supply : kaynağı bitirmek
    rich supply : zengin kaynak
    food supply : gıda arzı/kaynağı
    water supply : su kaynağı
    gas supply : doğalgaz kaynağı
    electricity supply : elektrik kaynağı
    supply chain : tedarik zinciri
    supply vessel : tedarik gemisi
    supply teacher : vekil öğretmen
    vaccine supply : aşı kaynağı
    use up supply : kaynağı tüketmek
    school supplies : okul gereçleri
    in short supply : yetersiz
    Daha az gör

    Supply (n) Preposition Kullanımları

    supply of : ... arzı, temini

    Supply ile Bağlantılı Kelimeler