Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Voluntary ne demek?

Voluntary ne demek? Voluntary ne anlama gelir? Voluntary İngilizce örnek cümle. Voluntary eş anlamlıları.

    voluntary (adj)

    gönüllü

    istekli

    Voluntary (adj) ingilizce örnek cümle

    He joined a voluntary organization to assist in disaster relief efforts.

    Afet yardımı çabalarına yardımcı olmak için gönüllü bir kuruluşa katıldı.

    isteğe bağlı

    ihtiyari

    Voluntary (adj) ingilizce örnek cümle

    The decision to donate a portion of his salary to charity was entirely voluntary.

    Maaşının bir kısmını hayır kurumuna bağışlama kararı tamamen isteğe bağlıydı.

    People can make voluntary contributions to support local charities and organizations.

    İnsanlar yerel hayır kurumlarını ve kuruluşları desteklemek için ihtiyari katkılarda bulunabilirler.

    Voluntary (adj) Eş anlamlıları

    Bu kelimeler, isteğe bağlı olan şeyleri anlatmak için kullanılabilir.
    optional (adj) : isteğe bağlı
    voluntary (adj) : gönüllü, isteğe bağlı
    discretionary (adj) : isteğe bağlı


    Voluntary (adj) Collocations

    completely voluntary : tamamen gönüllü
    largely voluntary : büyük ölçüde gönüllü
    purely voluntary : tamamen gönüllü
    strictly voluntary : kesinlikle gönüllü
    entirely voluntary : tamamen gönüllü
    39 Örnek daha
    voluntary act : gönüllü hareket
    voluntary agency : gönüllü kuruluş
    voluntary agreement : gönüllü anlaşma
    voluntary arrangement : gönüllü düzenleme
    voluntary association : gönüllü dernek
    voluntary basis : gönüllü temel
    voluntary body : gönüllü beden
    voluntary care : gönüllü bakım
    voluntary consent : gönüllü onay
    voluntary contribution : gönüllü katkı
    voluntary departure : gönüllü kalkış
    voluntary donation : gönüllü bağış
    voluntary effort : gönüllü çaba
    voluntary euthanasia : gönüllü ötanazi
    voluntary evacuation : gönüllü tahliye
    voluntary exile : gönüllü sürgün
    voluntary guideline : gönüllü kılavuz
    voluntary help : gönüllü yardım
    voluntary helper : gönüllü yardımcı
    voluntary liquidation : gönüllü satış
    voluntary manslaughter : kasten adam öldürme
    voluntary organization : gönüllü kuruluş
    voluntary participation : gönüllü katılım
    voluntary playgroup : gönüllü oyun grubu
    voluntary redundancy : gönüllü fazlalık
    voluntary regulation : gönüllü düzenleme
    voluntary repatriation : gönüllü geri dönüş
    voluntary restraint : gönüllü kısıtlama
    voluntary retirement : gönüllü emeklilik
    voluntary scheme : gönüllü düzen
    voluntary sector : gönüllü bölüm
    voluntary service : gönüllü hizmet
    voluntary undertaking : gönüllü girişim
    voluntary vaccination : isteğe bağlı aşı
    voluntary withdrawal : gönüllü geri çekilme
    voluntary work : gönüllü çalışma
    voluntary worker : gönüllü işçi
    be voluntary : gönüllü olmak
    remain voluntary : gönüllü kalmak
    Daha az gör