Wiped out [Adjective] İngilizce örnek cümle

Wiped Out sesli dinle

wipe out (pv)

kökünü kazımak, ortadan kaldırmak, varlığına son vermek

The population of the town was wiped out by the flood.

Kasabanın nüfusu selde yok oldu.

Massive hurricanes in past years have nearly wiped out their natural habitat.

Geçtiğimiz yıllarda büyük kasırgalar doğal yaşam alanlarını neredeyse yok etti.

COVID-19 vaccines do not wipe out antibodies.

COVID-19 aşıları antikorları yok etmez.

Bu kelimeler yok etmek anlamında kullanılabilir.

destroy (v) : yok etmek
wipe out (pv) : yok etmek
devastate (v) : yok etmek, perişan etmek
ravage (v) : yakıp yıkmak
decimate (v) : öldürmek
annihilate (v) : yok etmek
exterminate (v) : topluca yok etmek
zap (v) : öldürmek, hızla gitmek, zapping yapmak

wipe out a disease : hastalığı yok etmek

avalanche may wipe out : çığ yok edebilir

wipe out debt : borcu silmek

wipe out deficit : açığını silmek

wipe out gain : iflas etmek

wiped out (adj)

aşırı yorgun, bitik, bitip tükenmiş

esrik, kafası iyi/güzel, başı dumanlı