![Area [Noun] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_blue.svg){kind=logo}
![Area [Noun] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_white.svg){kind=logo}
Popüler Sonuçlar
sonuçlar yükleniyor...
Arama Sonucu Bulunamadı.
Aradığınız kelime için bir içeriğimiz bulunmamaktadır. Lütfen Başka bir arama yaparak devam edin.
Area ne demek?
Area ne demek? Area ne anlama gelir? Area İngilizce örnek cümle. Area eş anlamlıları.
area
(n)
bölge
saha, alanArea (n) ingilizce örnek cümle
Workers must keep the area clear for safety.
İşçiler güvenlik için bölgeyi temiz tutmalıdır.
yüz ölçümü
ebat, boyutArea (n) Eş anlamlıları
Bu kelimeler, bölge anlamında kullanılabilir.
Area (n) Collocations
cover area
:
alanı kaplamak
explore area
:
bölgeyi keşfetmek
have area
:
alanım var
identify area
:
alanı tanımlamak
inhabit an area
:
bir bölgede yaşamak
54 Örnek daha
broad area
:
geniş alan
central area
:
merkezi bölge
coastal area
:
kıyı bölgesi
complex area
:
karmaşık alan
deprived area
:
yoksun bölge
designated area
:
belirlenmiş alan
grey area
:
gri alan
huge area
:
büyük alan
important area
:
önemli alan
industrial area
:
sanayi bölgesi
isolated area
:
ayrılmış/ıssız alan
key area
:
kilit bölge
large area
:
geniş alan
local area
:
yerel alan
low-lying area
:
alçak alan
main area
:
esas alan
metropolitan area
:
büyük şehir alanı
mountainous area
:
dağlık alan
outlying area
:
merkezden uzak bölge
protected area
:
korunan alan
remote area
:
uzak bölge
residential area
:
yerleşim bölgesi
rural area
:
kırsal bölge
sensitive area
:
hassas bölge
small area
:
küçük alan
surrounding area
:
çevreleyen alan
total area
:
toplam alan
urban area
:
kentsel alan
urbanized area
:
kentsel alan
vast area
:
geniş alan
wide area
:
geniş alan
enclosed area
:
kapalı alan
geographical area
:
coğrafi alan
populated area
:
kalabalık bölge
forested area
:
ormanlık alan
ski area
:
kayak alanı
problem area
:
sorunlu bölge
core area
:
çekirdek alanı
major area
:
ana alan
particular area
:
belirli alan
related area
:
bağlantılı alan
specific area
:
belirli alan
subject area
:
konu alanı
whole area
:
tüm bölge/alan
surface area
:
yüz ölçümü
geographic area
:
coğrafi bölge
public area
:
halka açık alan
disaster area
:
afet bölgesi/alanı
drought-prone area
:
kuraklığa meyilli bölge
avalanche-prone areas
:
çığ düşmesine meyilli bölgeler
chest area
:
göğüs bölgesi
desert area
:
çöl bölgesi
bar area
:
bar alanı
rest area
:
dinlenme tesisi
Daha az gör
Area (n) Preposition Kullanımları
area around
:
…nın etrafındaki bölge
within an area
:
bir bölge içerisinde
in the area
:
bölgede
Yükleniyor...
