The elderly man takes strong drugs for his heart.
Yaşlı adam kalbi için güçlü ilaçlar alıyor.
My parents told me that we should respect the elderly.
Ailem bana yaşlılara saygı duymamız gerektiğini söyledi.
He is very concerned about his elderly parent's health.
Yaşlı ailesinin sağlığı konusunda çok endişeli.
A very elderly couple is having an elegant dinner to celebrate their 75th wedding anniversary.
Çok yaşlı bir çift, 75. evlilik yıldönümlerini kutlamak için zarif bir akşam yemeği yiyor.