Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Exposed ne demek?

Exposed ne demek? Exposed ne anlama gelir? Exposed İngilizce örnek cümle. Exposed eş anlamlıları.

    expose (v)

    ortaya çıkarmak

    meydana çıkarmak, ifşa etmek, açığa çıkarmak

    Exposed (v) ingilizce örnek cümle

    The ruins of an old city were exposed after much digging.

    Eski bir şehrin kalıntıları biraz kazıldıktan sonra ortaya çıkarıldı.

    The blackmailer threatened to expose the politician’s love child.

    Şantajcı, politikacının gayri meşru çocuğunu ifşa etmekle tehdit etti.

    maruz bırakmak

    Exposed (v) ingilizce örnek cümle

    Don't expose your skin to the sun for too long.

    Cildinizi güneşe uzun süre maruz bırakmayın.

    The whole town had been exposed to high levels of radiation.

    Bütün kasaba yüksek düzeyde radyasyona maruz kalmıştı.

    The soldiers in the open field were exposed to the enemy's gunfire.

    Açık alandaki askerler düşmanın top ateşine maruz kaldı.

    Exposed (v) Eş anlamlıları

    Bu kelimeler; bulmak, keşfetmek, öğrenmek anlamında kullanılabilir.
    find out (pv) : keşfetmek
    discover (v) : keşfetmek
    uncover (v) : ortaya çıkarmak
    detect (v) : tespit etmek
    expose (v) : ortaya çıkarmak, maruz bırakmak
    learn (v) : öğrenmek
    disclose (v) : açığa vurmak


    Exposed (adj) Collocations

    expose affair : ilişkiyi ortaya çıkarmak
    expose belly : karnını göstermek, beli açığa çıkarmak
    expose conspiracy : komployu açığa çıkarmak
    expose corruption : yolsuzluğu açığa çıkarmak
    expose failing : başarısızlığı/ zayıf noktayı ortaya çıkarmak
    33 Örnek daha
    expose film : filmi ortaya çıkarmak
    expose flaw : kusuru açığa çıkarmak
    expose folly : ahmaklığını/ deliliğini ortaya çıkarmak
    expose genitals : cinsel organları açığa çıkarmak/ sergilemek
    expose hoax : hileyi/ aldatmacayı ortaya çıkarmak
    expose identity : kimliği ortaya çıkarmak/ ifşa etmek
    expose ignorance : cahilliği göstermek
    expose inadequacy : yetersizliği ortaya koymak / göstermek
    expose injustice : haksızlığa uğramak
    expose lie : yalanı ortaya çıkarmak
    expose limitation : sınırlamaya maruz kalmak
    expose myth : efsaneyi meydana çıkarmak
    expose penis : penisi açığa çıkarmak
    expose scandal : skandalı açığa çıkarmak
    expose scar : yara izini açığa çıkarmak/ maruz bırakmak
    expose shortcoming : kusuru ortaya koymak
    expose truth : gerçeği ifşa etmek/ açığa vurmak
    expose vulnerability : hassasiyeti ortaya çıkarmak
    expose weakness : zayıflık göstermek
    expose workings : kazıları/ kazılmış yerleri ortaya çıkarmak
    expose wrong : yanlışı açığa çıkarmak
    expose briefly : kısaca ortaya koymak
    expose clearly : açıkça meydana çıkarmak
    expose completely : tamamen ortaya çıkarmak
    expose constantly : sürekli olarak maruz bırakmak
    expose cruelly : acımasızca ifşa etmek/ ortaya koymak
    expose deliberately : kasten ortaya çıkarmak
    expose directly : doğrudan maruz bırakmak
    expose fully : tamamen ortaya çıkarmak
    expose publicly : açıkça ifşa etmek / herkese duyurmak
    expose regularly : düzenli olarak maruz kalmak
    expose repeatedly : tekrar tekrar maruz bırakmak
    expose suddenly : aniden ortaya çıkarmak
    Daha az gör

    Exposed (adj) Preposition Kullanımları

    expose to : …ya maruz bırakmak
    exposed (adj)

    maruz kalmış

    korunmasız, meydanda, açıkta kalmış

    Exposed (adj) ingilizce örnek cümle

    The soldiers in the open field were exposed to the enemy's gunfire.

    Açık alandaki askerler düşmanın top ateşine maruz kaldı.

    Exposed (adj) Collocations

    completely exposed : tamamen maruz
    dangerously exposed : tehlikeli bir şekilde açıkta/ maruz kalmış
    heavily exposed : yoğun şekilde maruz kalmış
    highly exposed : son derece maruz kalmış
    increasingly exposed : giderek artan şekilde maruz kalan
    20 Örnek daha
    painfully exposed : acı vererek maruz kalmış
    partially exposed : kısmen maruz kalmış/ açıkta
    relatively exposed : nispeten maruz
    totally exposed : tamamen maruz kalmış
    extremely exposed : son derece maruz kalmış
    fairly exposed : oldukça maruz (kalmış) / açıkta
    fully exposed : tamamen açıkta (kalmış)
    exposed beam : açıkta kalmış/açıkta kiriş
    exposed breast : açıkta / maruz kalmış meme
    exposed edge : maruz kalan kenar
    exposed flesh : maruz kalan/açıkta et / etli kısım
    exposed hillside : maruz kalan / açıkta kalmış yamaç
    exposed rock : açıkta/ maruz kalan kaya
    exposed shore : açıkta kalmış/maruz kalan kıyı
    exposed skin : maruz kalan/açıkta cilt
    exposed timber : açıkta kalmış/ meydanda kalas
    exposed wire : açıkta kalmış kablo
    exposed wiring : açık elektrik tesisatı
    be exposed : maruz kalmak
    feel exposed : korunmasız / maruz kalmış hissetmek
    Daha az gör

    Exposed (adj) Preposition Kullanımları

    exposed to : …ya maruz kalmış