![Obliging [Adjective] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_blue.svg){kind=logo}
![Obliging [Adjective] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_white.svg){kind=logo}
Popüler Sonuçlar
sonuçlar yükleniyor...
Arama Sonucu Bulunamadı.
Aradığınız kelime için bir içeriğimiz bulunmamaktadır. Lütfen Başka bir arama yaparak devam edin.
Obliging ne demek?
Obliging ne demek? Obliging ne anlama gelir? Obliging İngilizce örnek cümle. Obliging eş anlamlıları.
oblige
(v)
zorunda bırakmak
Obliging (v) ingilizce örnek cümle
The government was obliged to make changes in its foreign policy.
Hükümet dış politikasında değişiklik yapmak zorunda kaldı.
Obliging (v) Eş anlamlıları
Bu kelimeler, birini bir şey yapmaya zorlamak anlamında kullanılabilir.
force
(v)
: zorlamak
oblige (v) : zorunda bırakmak
make (v) : yapmak, yaptırmak, varmak
compel (v) : zorlamak
impel (v) : zorlamak
oblige (v) : zorunda bırakmak
make (v) : yapmak, yaptırmak, varmak
compel (v) : zorlamak
impel (v) : zorlamak
Obliging (adj) Collocations
oblige kindly
:
nazikçe zorunda bırakmak
oblige willingly
:
isteyerek zorlamak
obliging
(adj)
yardım etmeye istekli
yardımseverYükleniyor...
