Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Place ne demek?

Place ne demek? Place ne anlama gelir? Place İngilizce örnek cümle. Place eş anlamlıları.

    place (v)

    yerleştirmek

    koymak, bırakmak

    Place (v) ingilizce örnek cümle

    I placed the medicine out of the children's reach.

    İlaçları çocukların ulaşamayacağı bir yere koydum.

    She placed the cards face downwards on the table.

    Kartları yüzü aşağı bakacak şekilde masaya koydu.

    Place (n) Collocations

    surgeon may place : cerrah yerleştirebilir
    place accent : aksanı belirlemek, saptamak
    place advertisement : reklam vermek
    place ban : yasak koymak
    place blame : suç atmak, suçlamak
    25 Örnek daha
    place a bomb : bomba yerleştirmek
    place call : arama yapmak
    place confidence : güvenmek
    place an emphasis : ...ya vurgu yapmak
    place focus : yer odağı
    place importance : önem vermek
    place limit : sınır getirmek
    place limitation : sınırlama getirmek
    place an order : sipariş vermek
    place pressure : baskı kurmak
    place reliance : güvenmek, bel bağlamak
    place strain : yük olmak
    place stress : bir şeyin üzerinde durmak
    place trust : güvenmek
    place value : değer vermek
    place carefully : dikkatlice yerleştirmek
    place conveniently : uygun olarak yerleştirmek
    place perfectly : mükemmel derecede yerleştirmek
    place prominently : belirgin bir şekilde yerleştirmek
    place randomly : rastgele yerleştirmek
    place uniquely : eşsiz bir yer
    place in jeopardy : tehlikeye atmak
    place into jeopardy : tehlikeye atmak
    place sth under curfew : sokağa çıkma yasağı ilan etmek
    place faith : ...ya güvenmek
    Daha az gör

    Place (n) Preposition Kullanımları

    place in : ...ya yerleştirmek
    place on : ...üzerine yerleştirmek, oluşturmak
    place inside : ...içine yerleştirmek
    place between : ... arasına yerleştirmek
    place under : ...nın altına yerleştirmek
    place (n)

    yer

    konum, mahal

    Place (n) Eş anlamlıları

    Bu kelimeler, bir kişinin yaşadığı yeri ifade ederken kullanılabilir.
    home (n) : ev, yurt
    address (n) : adres, resmi konuşma
    dwelling (n) : konut
    residence (n) : konut
    abode (n) : mesken
    place (n) : yer
    domicile (n) : ikametgah


    Place (n) Collocations

    award place : (çalışma) fırsat sunmak
    change place : yeri/pozisyonu değiştirmek
    forget place : yeri unutmak
    have place : yerim var
    hold place : yeri olmak
    28 Örnek daha
    secure place : yeri güvence altına almak
    switch place : yer değiştirmek
    take place : meydana gelmek
    win place : yer kazanmak
    busy place : işlek yer
    convenient place : uygun yer
    crowded place : kalabalık mekan
    dangerous place : tehlikeli yer
    good place : güzel yer
    important place : önemli yer
    perfect place : mükemmel bir yer
    prominent place : önemli yer
    public place : kamuya açık yer
    remote place : uzak yer
    right place : doğru yer
    safe place : güvenli yer
    special place : özel yer
    suitable place : uygun ortam
    terrible place : korkunç/ berbat yer
    faraway place : uzak yer
    put in place : devreye sokmak
    enclosed place : kapalı yer
    hiding place : saklanma yeri
    jog in place : koşu bandında yapılan yürüyüş
    birth place : doğum yeri
    put into place : yürürlüğe koymak
    put oneself in sb's place : kendini başkasının yerine koymak
    hospitable place : yaşama elverişli yer
    Daha az gör

    Place (n) Preposition Kullanımları

    place on : ...üzerine yerleştirme, koyma
    place in : ...daki yer
    in place : yerli yerinde, yürürlükte
    at a/the place : bir yerde
    in place of : ...nın yerine
    2 Örnek daha
    in a/the place : bir yerde
    out of place : dışlanmış, uygunsuz
    Daha az gör

    Place ile Bağlantılı Kelimeler