![Absence [Noun] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_blue.svg){kind=logo}
![Absence [Noun] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_white.svg){kind=logo}
Popüler Sonuçlar
sonuçlar yükleniyor...
Arama Sonucu Bulunamadı.
Aradığınız kelime için bir içeriğimiz bulunmamaktadır. Lütfen Başka bir arama yaparak devam edin.
Absence ne demek?
Absence ne demek? Absence ne anlama gelir? Absence İngilizce örnek cümle. Absence eş anlamlıları.
absence
(n)
(bir yerde) bulunmama
devamsızlık, yokluk, eksiklikAbsence (n) ingilizce örnek cümle
The absence of the student worried the teacher.
Öğrencinin devamsızlığı, öğretmeni endişelendirdi.
Classroom participation is difficult to make up; therefore, a student's grade may be affected by absences.
Sınıf katılımını telafi etmek zordur; bu nedenle, bir öğrencinin notu devamsızlıktan etkilenebilir.
Absence (n) Eş anlamlıları
Bu kelimeler, gerekli olan bir şeyin olmadığını, eksik olduğunu ifade ederken kullanılır.
lack
(n)
: eksiklik
shortage (n) : kıtlık
deficiency (n) : eksiklik
absence (n) : (bir yerde) bulunmama
inadequacy (n) : yetersizlik
scarcity (n) : kıtlık
shortness (n) : yetmezlik
insufficiency (n) : yetersizlik
shortage (n) : kıtlık
deficiency (n) : eksiklik
absence (n) : (bir yerde) bulunmama
inadequacy (n) : yetersizlik
scarcity (n) : kıtlık
shortness (n) : yetmezlik
insufficiency (n) : yetersizlik
Bu kelimeler, doldurulması gereken boşluk, eksiklik anlamında kullanılabilir.
gap
(n)
: boşluk, fark
lack (n) : eksiklik
absence (n) : (bir yerde) bulunmama
deficiency (n) : eksiklik
vacuum (n) : hava boşluğu, eksiklik
lack (n) : eksiklik
absence (n) : (bir yerde) bulunmama
deficiency (n) : eksiklik
vacuum (n) : hava boşluğu, eksiklik
Absence (n) Collocations
explain absence
:
devamsızlığını açıklamak
have absence
:
devamsızlığı olmak
notice absence
:
yokluğunu fark etmek
brief absence
:
kısa devamsızlık
conspicuous absence
:
dikkat çeken yokluk
20 Örnek daha
lengthy absence
:
uzun devamsızlık
long absence
:
uzun süreli devamsızlık
prolonged absence
:
uzun süreli devamsızlık
temporary absence
:
geçici devamsızlık
unauthorized absence
:
izinsiz devamsızlık
unexplained absence
:
açıklanamayan devamsızlık
extended absence
:
uzun devamsızlık
frequent absence
:
sık devamsızlık
excused absence
:
mazeretli devamsızlık
notable absence
:
önemli eksiklik
leave of absence
:
izin
be conspicuous by one's absence
:
yokluğunu hissettirmek
be notable by one's absence
:
yokluğunu hissettirmek
feel the absence of
:
...nın yokluğunu hissetmek
feel one's absence
:
birinin yokluğunu hissetmek
accept absence
:
yokluğunu kabullenmek
fail due to absence
:
devamsızlık sınıfta kalmak
absence of mind
:
dalgınlık
take a leave of absence
:
izne çıkmak
habitual absence
:
müzmin devamsızlık
Daha az gör
Absence (n) Preposition Kullanımları
during one's absence
:
birinin yokluğunda
absence from
:
...ya gitmeme, orada bulunmama
in the absence of
:
…nın yokluğunda, gıyabında
in one's absence
:
birinin yokluğunda
Yükleniyor...
