Deserted [Adjective] İngilizce örnek cümle

Deserted sesli dinle

desert (v)

kaçmak

Over 300 men deserted from army and navy last year.

Geçen yıl 300'den fazla insan ordu ve donanmadan firar etti.

The three men had tried to desert, but were brought back to camp and shot.

Üç adam firar etmeye çalıştı, ancak kampa geri getirildi ve vuruldu.

The village had been hurriedly deserted, perhaps because terrorists were in the area.

Köy, muhtemelen teröristler bölgede bulunduğundan aceleyle terk edilmişti.

The police are looking for a woman who deserted her children.

Polis, çocuklarını terk eden kadını arıyor.

Bu kelimeler; bir yerden ayrılmak, orayı boşaltmak anlamında kullanılabilir.

abandon (v) : terk etmek
desert (v) : firar etmek, terk etmek
vacate (v) : boşaltmak
evacuate (v) : tahliye etmek

luck may desert : şans bitebilir/tükenebilir

soldier may desert : asker ayrılabilir

desert army : ordudan firar etmek

deserted (adj)

terkedilmiş

terkedilmiş

Bu kelimeler, artık içinde insan olmayan yerleri anlatmak için kullanılabilir.

abandoned (adj) : terk edilmiş
deserted (adj) : ıssız, kimsesiz
unoccupied (adj) : işgal edilmemiş
uninhabited (adj) : boş
disused (adj) : kullanılmayan

completely deserted : tamamen terkedilmiş

virtually deserted : neredeyse terkedilmiş

deserted stretch : ıssız yol