Harmony [Noun] İngilizce örnek cümle

Harmony sesli dinle

harmony (n)

ahenk, ses uyumu

We must learn to live in harmony with nature.

Doğa ile uyum içinde yaşamayı öğrenmeliyiz.

Bu kelimeler, bir grup insanın aynı fikri paylaşması anlamında kullanılabilir.

agreement (n) : anlaşma
unity (n) : birlik
consensus (n) : oy birliği
solidarity (n) : dayanışma
harmony (n) : uyum
consent (n) : rıza
unanimity (n) : oybirliği

achieve harmony : uyum sağlamak

bring harmony : uyum getirmek

create harmony : uyum yaratmak

foster harmony : koruyucu uyum

maintain harmony : uyumu sürdürmek

preserve harmony : uyum korumak

promote harmony : armoni tanıtmak

restore harmony : armoniyi geri yükle

beautiful harmony : güzel uyum

complete harmony : tam uyum

musical harmony : müzikal uyum

perfect harmony : mükemmel uyum

political harmony : siyasi uyum

racial harmony : etnik ahenk

relative harmony : bağıl uyum

social harmony : sosyal uyum

vocal harmony : vokal uyum

domestic harmony : iç uyum

live in harmony : uyum içinde yaşamak

harmony between : ... arasında uyum

harmony with : ...ile uyum

in harmony : uyum içerisinde

in harmony with : ... ile uyum içerisinde