Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Does ne demek?

Does ne demek? Does ne anlama gelir? Does İngilizce örnek cümle. Does eş anlamlıları.

    does (aux)

    do fiilinin he/she/it ile kullanımı

    yardımcı fiil
    do (v)

    yapmak

    etmek, icra etmek

    Doe (v) Eş anlamlıları

    Bu kelimeler; bir işi yapmak, yerine getirmek, uygulamak anlamında kullanılabilir.
    do (v) : yapmak
    conduct (v) : yapmak, iletmek (elektrik, ısı), yönetmek (orkestra vb.)
    carry out (pv) : yapmak
    perform (v) : gösteri yapmak, uygulamak
    implement (v) : uygulamaya koymak
    practise (v) : alıştırma yapmak
    undertake (v) : üstlenmek, söz vermek


    Doe (n) Collocations

    do abortion : kürtaj yapmak
    do activity : faaliyet yapmak
    do addition : ek yapmak
    do alteration : değişiklik yapmak
    do assessment : değerlendirme yapmak
    59 Örnek daha
    do assignment : görev yapmak
    do battle : çarpışmak/savaşmak
    do business : iş yapmak
    do calculation : hesaplama yapmak
    do check : kontrol etmek
    do commercial : reklam yapmak
    do composition : kompozisyon oluşturmak
    do course : kursa gitmek
    do damage : zarar vermek
    do drawing : çizim yapmak
    do episode : bölüm yapmak
    do exercise : egzersiz yapmak
    do experiment : deney yapmak
    do feature : (özel bir konuyla alakalı) makale veya yazı hazırlamak
    do fieldwork : saha çalışması yapmak
    do filling : dolgu yapmak
    do good : işe yaramak
    do groundwork : ön hazırlık yapmak, zemin hazırlamak
    do harm : zarar vermek
    do homework : ödev yapmak
    do housework : ev işi yapmak
    do introduction : giriş yapmak
    do jigsaw : yapboz yapmak
    do a job : iş yapmak
    do judo : judo yapmak
    do laundry : çamaşır yıkamak
    do lunch : öğle yemeği yemek
    do make-up : makyaj yapmak
    do oneself a mischief : kendine zarar vermek
    do overtime : fazla mesai yapmak
    do part : üzerine düşeni yapmak
    do reading : okuma yapmak
    do rehearsal : prova yapmak
    do research : araştırma yapmak
    do shopping : alışveriş yapmak
    do shorthand : kısaltma yapmak
    do sport : spor yapmak
    do stretch : streç yapmak
    do sums : hesap yapmak
    do surgery : ameliyat etmek
    do surveillance : gözetleme yapmak
    do task : görev yapmak
    do thesis : tez hazırlamak
    do track and field : atletizm yapmak
    do trade : takas yapmak
    do trick : kandırmak
    do washing : çamaşır yıkamak
    do washing-up : bulaşık yıkamak
    do work : iş yapmak
    do yoga : yoga yapmak
    do sth exceptional : bir şeyi istisna kılmak
    do one's bit : üzerine düşeni yapmak
    do absolutely anything : elinden geleni yapmak / her yola başvurmak
    do backstroke : sırt üstü yüzmek
    do a bad job : kötü iş çıkarmak
    do a good job : iyi iş çıkarmak
    do a good turn : iyilik yapmak
    do a bad turn : kötülük yapmak
    do your bit : üzerine düşeni yapmak
    Daha az gör
    doe (n)

    dişi geyik