Take in [Phrasal verb] İngilizce örnek cümle

Take In sesli dinle

take in (pv)

kavramak

It was a very good speech and I took it all in.

Çok güzel bir konuşmaydı ve hepsini anladım.

dolandırmak, aldatmak, tongaya bastırmak

She lied! I can’t believe I was taken in by her.

Yalan söyledi! Onun tarafından kandırıldığıma inanamıyorum.

Bu kelimeler; kandırmak, aldatmak anlamında kullanılabilir.

cheat (v) : hile yapmak
fool (v) : kandırmak
deceive (v) : aldatmak
betray (v) : aldatmak, ihanet etmek
take in (pv) : anlamak, kandırmak
trick (v) : kandırmak
dupe (v) : işletmek

Bu kelimeler; çalışarak, tecrübe ederek veya ders alarak bir şeyi öğrenmek anlamında kullanılabilir.

learn (v) : öğrenmek
know (v) : bilmek
acquire (v) : edinmek
memorize (v) : ezberlemek
pick up (pv) : almak, öğrenmek
take in (pv) : anlamak, kandırmak

take in oxygen : oksijen almak