Invite [Verb] İngilizce örnek cümle

invite sesli dinle

invite (v)

çağırmak

Who else do you want to invite to the party?

Partiye başka kimi davet etmek istersin?

In my first year of school my mum invited the whole class to my party.

Okulumun ilk yılında annem bütün sınıfı partime davet etti.

neden olmak, yol açmak

Bu kelimeler; birinin size bir şey vermesini veya sizin için bir şey yapmasını istemek, rica etmek anlamında kullanılabilir.

ask (v) : sormak, istemek
seek (v) : aramak, ...yapmaya çalışmak
request (v) : rica etmek
call for (pv) : gerektirmek, birini gidip almak
appeal (v) : cezbetmek, talep etmek
invite (v) : davet etmek, davetiye çıkarmak
claim (v) : iddia etmek, talep etmek, canını almak

invite disaster : felakete davetiye çıkarmak

invite guest : misafir davet etmek

invite kindly : nazikçe davet etmek

invite sb to join : birini katılmaya davet etmek

invite for : …için davet etmek

invite to : …ya davet etmek