![Vast [Adjective] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_blue.svg){kind=logo}
![Vast [Adjective] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_white.svg){kind=logo}
Popüler Sonuçlar
sonuçlar yükleniyor...
Arama Sonucu Bulunamadı.
Aradığınız kelime için bir içeriğimiz bulunmamaktadır. Lütfen Başka bir arama yaparak devam edin.
Vast ne demek?
Vast ne demek? Vast ne anlama gelir? Vast İngilizce örnek cümle. Vast eş anlamlıları.
vast
(adj)
muazzam
engin, uçsuz bucaksız, göz alabildiğince, çok büyükVast (adj) ingilizce örnek cümle
Russia's vast territory covers over 17 million square kilometers.
Rusya'nın geniş toprakları 17 milyon kilometrekareden fazla bir alanı kapsamaktadır.
Vast (adj) Eş anlamlıları
Bu kelimeler, son derece büyük olan şeyleri anlatmak için kullanılabilir.
big
(adj)
: büyük
large (adj) : büyük
great (adj) : büyük, mükemmel
huge (adj) : kocaman
massive (adj) : muazzam
enormous (adj) : muazzam
tremendous (adj) : devasa
immense (adj) : muazzam
vast (adj) : muazzam
giant (adj) : dev
gigantic (adj) : devasa
colossal (adj) : devasa
monumental (adj) : devasa
large (adj) : büyük
great (adj) : büyük, mükemmel
huge (adj) : kocaman
massive (adj) : muazzam
enormous (adj) : muazzam
tremendous (adj) : devasa
immense (adj) : muazzam
vast (adj) : muazzam
giant (adj) : dev
gigantic (adj) : devasa
colossal (adj) : devasa
monumental (adj) : devasa
Vast (adj) Collocations
vast amount
:
çok miktarda
vast archive
:
engin arşiv
vast area
:
geniş alan
vast army
:
geniş ordu
vast array
:
geniş düzen/dizi
79 Örnek daha
vast assortment
:
geniş ürün çeşitliliği
vast audience
:
geniş kitle
vast auditorium
:
geniş salon
vast bank
:
büyük yığın
vast body
:
geniş vücut
vast bog
:
engin bataklık
vast bulk
:
muazzam hacim
vast bureaucracy
:
geniş bürokrasi
vast chamber
:
geniş oda
vast chasm
:
uçsuz bucaksız uçurum
vast collection
:
geniş koleksiyon
vast complex
:
büyük karmaşa
vast conglomerate
:
büyük holding
vast conspiracy
:
büyük komplo
vast crowd
:
büyük kalabalık
vast desert
:
engin çöl
vast difference
:
büyük fark
vast disparity
:
büyük eşitsizlik
vast distance
:
geniş mesafe
vast empire
:
büyük imparatorluk
vast estate
:
geniş arazi
vast expanse
:
engin genişlik
vast expansion
:
büyük genişleme
vast expense
:
büyük harcama
vast experience
:
geniş tecrübe
vast fortune
:
geniş servet
vast gap
:
uçsuz bucaksız boşluk
vast gulf
:
geniş uçurum
vast hall
:
geniş salon
vast herd
:
geniş sürü
vast hoard
:
büyük zula
vast improvement
:
geniş gelişme
vast increase
:
geniş artış
vast knowledge
:
geniş bilgi
vast library
:
geniş kütüphane
vast literature
:
geniş edebiyat
vast majority
:
büyük çoğunluk
vast network
:
geniş ağ
vast number
:
çok sayı
vast ocean
:
engin okyanus
vast plain
:
geniş düzlük
vast plateau
:
geniş yayla
vast pool
:
geniş havuz
vast potential
:
büyük potansiyel
vast prairie
:
geniş çayır
vast quantity
:
çok büyük miktar
vast range
:
çok dizisi
vast reach
:
geniş erişim
vast repertoire
:
sabit repertuar
vast reserve
:
geniş rezerv
vast reservoir
:
geniş hazne
vast resource
:
engin kaynak
vast room
:
geniş oda
vast scale
:
geniş ölçekli
vast scope
:
geniş kapsam
vast sea
:
geniş deniz
vast selection
:
geniş seçim
vast size
:
engin boyut
vast sky
:
geniş gökyüzü
vast slum
:
büyük gecekondu
vast space
:
geniş alan
vast store
:
geniş mağaza
vast stretch
:
geniş streç
vast subject
:
geniş konu
vast sum
:
geniş miktar
vast tangle
:
geniş arapsaçı
vast territory
:
geniş bölge
vast treasure
:
engin hazine
vast understatement
:
büyük eksiklik
vast universe
:
geniş evren
vast variety
:
geniş çeşitlilik
vast volume
:
geniş hacim
vast wealth
:
geniş zenginlik
vast wilderness
:
geniş vahşi doğa/el değmemiş doğa
a vast number of
:
çok sayıda ...
a vast amount of
:
çok miktarda ...
a vast majority of
:
...nın büyük çoğunluğu
a vast quantity of
:
çok miktarda ...
vast quantities of
:
büyük miktarda ...
Daha az gör
Vast (adj) Preposition Kullanımları
a vast number of
:
çok sayıda
Yükleniyor...
