Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Important ne demek?

Important ne demek? Important ne anlama gelir? Important İngilizce örnek cümle. Important eş anlamlıları.

    important (adj)

    önemli

    mühim, ciddi

    Important (adj) ingilizce örnek cümle

    He began important work on malaria studies in 1961, along with Dr. Lee Howard.

    Doktor Lee Howard ile birlikte, 1961'de sıtma araştırmaları üzerinde önemli çalışmalara başladı.

    The water cycle is very important to life on Earth.

    Su döngüsü dünyadaki yaşam için çok önemlidir.

    Important (adj) Eş anlamlıları

    Bu kelimeler, önemli anlamında kullanılabilir.
    important (adj) : önemli
    significant (adj) : önemli
    notable (adj) : kayda değer
    momentous (adj) : çok önemli
    substantial (adj) : epey, dayanıklı
    remarkable (adj) : kayda değer
    considerable (adj) : kayda değer

    Bu kelimeler, kişiler veya olaylar üzerinde etkisi, iktidarı olan kimseleri anlatırken kullanılabilir.


    Important (adj) Collocations

    critically important : ciddi derecede önemli
    crucially important : çok önemli
    highly important : son derece önemli
    historically important : tarihsel olarak önemli
    hugely important : son derece önemli
    220 Örnek daha
    immensely important : son derece önemli
    increasingly important : giderek önemli
    incredibly important : inanılmaz derecede önemli
    internationally important : uluslararası olarak önemli
    obviously important : belli ki önemli
    particularly important : özellikle önemli
    politically important : politik olarak önemli
    pretty important : oldukça önemli
    profoundly important : çok önemli
    quite important : oldukça önemli
    strategically important : stratejik olarak önemli
    sufficiently important : yeterince önemli
    supremely important : son derece önemli
    terribly important : çok önemli
    tremendously important : muazzam derecede önemli
    truly important : gerçekten önemli
    uniquely important : benzersiz şekilde önemli
    vitally important : hayati derecede önemli
    economically important : ekonomik olarak önemli
    enormously important : muazzam derecede önemli
    equally important : aynı derecede önemli
    especially important : özellikle önemli
    extraordinarily important : olağanüstü derecede önemli
    extremely important : son derece önemli
    fairly important : oldukça önemli
    functionally important : işlevsel olarak önemli
    fundamentally important : temel olarak önemli
    doubly important : iki kat önemli
    important achievement : önemli başarı
    important addition : önemli ekleme
    important adjustment : önemli ayar
    important advance : önemli ilerleme
    important advantage : önemli avantaj
    important ally : önemli müttefik
    important amendment : önemli değişiklik
    important appointment : önemli randevu
    important area : önemli alan
    important aspect : önemli yön
    important asset : önemli varlık
    important assignment : önemli ödev
    important attribute : önemli özellik
    important battle : önemli savaş
    important bearing : önemli duruş
    important book : önemli kitap
    important breakthrough : önemli atılım
    important business : önemli iş
    important category : önemli kategori
    important cause : önemli sebep
    important centre : önemli merkez
    important ceremony : önemli tören
    important change : önemli değişim
    important characteristic : önemli özellik
    important client : önemli müşteri
    important clue : önemli ipucu
    important collection : önemli derleme
    important commodity : önemli ticari eşya
    important component : önemli bileşen
    important composer : önemli besteci
    important concept : önemli kavram
    important concession : önemli imtiyaz
    important consequence : önemli sonuç
    important consideration : önemli düşünce
    important constituency : önemli seçim bölgesi
    important constraint : önemli kısıtlama
    important contract : önemli sözleşme
    important contribution : önemli katkı
    important contributor : önemli katılımcı
    important crossroads : önemli kavşaklar
    important customer : önemli müşteri
    important decision : önemli karar
    important detail : önemli detay
    important development : önemli gelişme
    important difference : önemli fark
    important dimension : önemli boyut
    important directive : önemli yönerge
    important discovery : önemli keşif
    important distinction : önemli ayrım
    important document : önemli belge
    important effect : önemli etki
    important element : önemli unsur
    important engagement : önemli görev
    important event : önemli olay
    important evidence : önemli kanıt
    important exception : önemli istisna
    important exhibition : önemli sergi
    important export : önemli ihracat
    important facet : önemli yön/taraf
    important fact : önemli unsur
    important factor : önemli faktör
    important feature : önemli özellik
    important festival : önemli festival
    important figure : önemli rakam, şahsiyet
    important find : önemli sonuç
    important finding : önemli bulgu
    important fixture : önemli sabit eşya
    important focus : önemli merkez
    important forum : önemli oturum
    important function : önemli işlev
    important gap : önemli boşluk
    important goal : önemli hedef
    important guest : önemli misafir
    important habitat : önemli yaşam alanı
    important impact : önemli etki
    important implication : önemli sonuç
    important improvement : önemli gelişme
    important incentive : önemli teşvik
    important indication : önemli gösterge
    important indicator : önemli gösterge
    important industry : önemli endüstri
    important influence : önemli etki
    important information : önemli bilgi
    important ingredient : önemli içerik
    important initiative : önemli girişim
    important innovation : önemli yenilik
    important input : önemli bilgi
    important insight : önemli içgörü
    important instrument : önemli enstrüman
    important issue : önemli konu
    important item : önemli madde
    important job : önemli iş
    important landmark : önemli dönüm noktası
    important lesson : önemli ders
    important limitation : önemli sınırlama
    important link : önemli bağlantı
    important match : önemli eşleşme
    important matter : önemli husus
    important measure : önemli tedbir
    important meeting : önemli toplantı
    important message : önemli mesaj
    important milestone : önemli dönüm noktası
    important mineral : önemli maden
    important modification : önemli değişiklik
    important moment : önemli an
    important monument : önemli anıt
    important move : önemli hareket
    important news : önemli haber
    important niche : önemli mevki
    important objective : önemli amaç
    important observation : önemli gözlem
    important occasion : önemli fırsat
    important office : önemli makam
    important omission : önemli ihmal
    important organ : önemli organ
    important parallel : önemli benzerlik
    important part : önemli kısım
    important people : önemli insanlar
    important person : önemli kişi
    important personality : önemli kişilik
    important phase : önemli aşama
    important philosopher : önemli filozof
    important piece : önemli parça
    important place : önemli yer
    important point : önemli nokta
    important pointer : önemli işaretçi
    important position : önemli pozisyon
    important precedent : önemli emsal
    important prerequisite : önemli ön şart
    important problem : önemli sorun
    important project : önemli proje
    important property : önemli özellik
    important qualification : önemli nitelik
    important quality : önemli kalite
    important question : önemli soru
    important reason : önemli sebep
    important recommendation : önemli öneri
    important reform : önemli yenilik
    important reminder : önemli hatırlatma
    important repercussion : önemli yansıma
    important report : önemli rapor
    important requirement : önemli gereklilik
    important resource : önemli kaynak
    important respect : önemli açı / yön
    important responsibility : önemli sorumluluk
    important role : önemli rol
    important ruling : önemli karar
    important save : önemli kurtarış
    important sector : önemli sektör
    important shift : önemli vardiya
    important site : önemli mevki
    important skill : önemli beceri
    important source : önemli kaynak
    important stage : önemli aşama
    important step : önemli adım
    important strand : önemli aşama
    important symbol : önemli sembol
    important target : önemli hedef
    important task : önemli görev
    important theme : önemli tema
    important thing : önemli şey
    important tool : önemli bir araç
    important topic : önemli konu
    important trend : önemli akım
    important truth : önemli gerçek
    important turning point : önemli dönüm noktası
    important undertaking : önemli girişim
    important vehicle : önemli araç
    important victory : önemli zafer
    important virtue : önemli meziyet
    important visitor : önemli ziyaretçi
    important vitamin : önemli vitamin
    important vote : önemli oy
    important watershed : önemli havza
    important way : önemli yol
    important work : önemli iş
    important writer : önemli yazar
    be important : önemli olmak
    become important : önemli olmak
    believe sth important : önemli olduğuna inanmak
    consider sth important : önemli olduğunu düşünmek
    deem sth important : bir şeyi önemli görmek/bulmak
    feel important : önemli hissetmek
    make sth important : önemli hâle getirmek
    regard sth as important : bir şeyi önemli olarak görmek
    remain important : önemli kalmak
    see sth as important : bir şeyi önemli olarak görmek
    seem important : önemli gözükmek
    sound important : önemli gibi gelmek
    think sth important : önemli olduğunu düşünmek
    clearly important : açıkça önemli
    play an important role : önemli bir rol oynamak
    Daha az gör

    Important (adj) Preposition Kullanımları

    important for : …için önemli
    important to : …için önemli